Emrah Kolukısa
İstanbul Film Festivali’nin online seçkisinde yer alan ‘Walchensee Forever’ aynı coğrafyayı paylaşan dört kuşak kadının hikayesini anlatıyor.
Arada bir böyle filmler çıkıyor işte. Sizi alıp olmadık yerlere savuran, geceleri rüyalarınıza ya da kabuslarınıza giren… Her şeyiyle bir kadın filmi olan “Walchensee Forever” Almanya’nın Bavyera eyaletindeki bir gölün kıyısında yaşayan bir ailenin 1940’lardan bu yana süregelen hikâyesini anlatan belgesel bir film.
Bavyera Alplerinin eteklerindeki Walchensee Gölü ortalama derinliği 81 metreyi bulan ve kim bilir kaç asırdır orada bulunan bir göl. Ve kim bilir daha kaç asır orada duracak… Nazım’ın şiirindeki gibi, diyor ya hani, “Su başında durmuşuz,/ çınar, ben, kedi, güneş, bir de ömrümüz./ Suda suretimiz çıkıyor,/ çınarın, benim, kedinin, güneşin, bir de ömrümüzün./ Suyun şavkı vuruyor bize,/ çınara, bana, kediye, güneşe, bir de ömrümüze.” İşte oradaki su gibi buradaki göl de… Kuyşaklar boyu insanlar gelip geçiyor, yansımaları vuruyor göle, ve biri çıkıp eline kamerayı alıveriyor, bir film çıkıyor ortaya, öyle bir şey işte…
Yazının devamnı okumak için tıklayın