Sayın valim mayın valim, ben 27 Mart 1959 yılında Eskişehir’de Cumhuriyet Mahallesi, Tura Sokak, No: 11’de dünyaya gelmişim. Çarşı Karakolu’nun hemen arkasında. Köprübaşı ve orduevinin biraz ilerisinde Doktorlar Caddesi’ne paralel olan bir sokakta.
Doğduğum evi, doğduğumuz evi -zira Grup Gündoğarken’in diğer üyesi ağabeyim Gökhan da aynı evde doğmuş- müze olarak hayal ederken şimdi kapalı bir otoparka dönüşmüş yüzlerce arabanın park ettiği bir hayal kırıklığı.
Zaman zaman en azından sanata ve sanatçıya saygı duyulan Batı ülkelerindeki gibi sarı, pirinç bir plakette yer alabilirdik diye düşünüyorum. Ne bileyim yıkılıp da otoparka dönüşen evimizin sokak kapısında -otopark gişesi şu an- 2 saat 10 TL. yazısının yanında, daha küçük bir fontta ‘iki müzisyenin doğduğu ev’ yazılabilirdi. İyi de bunu kimden bekleyeceğiz? Sizden mi sayın valim mayın valim? Siz gördüğüm kadarıyla bulunduğunuz makamı hem fark etmeyen hem de hak etmeyen birisiniz. Başkanlık sistemi ve anti demokratik bu sistem sayesinde olabildiğince genişleyen yetkilerinizi hep gençler, müzik, sanat, özgürlük ve demokrasi aleyhine kullanıyorsunuz.
MAYIN TARLASINDA SEK SEK OYNAMAK
Göstermelik taktığınız o kravat, giydiğiniz takım elbise, valilik makamı önünde tarikat şeyhlerinin yanında çektirdiğiniz fotoğraf öylesine yabancı -sakil demek daha doğru- duruyor ki. Sayın valim mayın valim sadece bir kelime oyunu değil. Bulunduğunuz mevkiinin sorumluluğu bir mayın tarlası içerisinde sek sek oynamaya benzer.
Bu yüzyılda hâlâ geçersiz ahlak kurallarına sıkı sıkıya bağlı olup yaşamın dinamizmine ket vurmak hangi akıl ve mantığa sığar? Anadolu Fest’e gelen gençlerle ilgili dedikodulardan size ne sayın valim mayın valim? Anneleri babaları bu festivale katılmalarına izin verip çocuklarına güveniyorsa bundan size ne sayın valim mayın valim? Tarikat yurtlarında, cemaat evlerinde rezilliğin bini bir parayken birbirleriyle müzik üzerinden iletişim kuran gençlere son anda yapılan bu haksızlık bu yasaklama niye?
HER ZAMAN DİRENEREK KARŞI DURACAĞIM
Siz bir festival nasıl yapılır bilir misiniz sayın valim mayın valim?
Bu öyle her şeyin devlet bütçesinden karşılandığı protokol yemeklerinize benzemez. Aylar öncesinden festival tarihi, alanı, festivalde yer alacak sanatçılar belirlenir. Onların ulaşımı, konaklaması, güvenliği, sahne sırası, teknik ve kulis rider’ları sayfalarca sözleşmelerde tek tek yazılır. Bu işlere girişenler ise devletten ihale kapmaya çalışan, rant peşinde koşan insanlar değildir. Onlar müziğin gücüne ve sihrine inanan bir avuç hayalperesttir. Ayrıca bu festivaller hangi gerekçeyle yasaklanıyor, bunu niye açıklamazsınız sayın valim mayın valim? Yani gerçekten de kılık kıyafetlerinizle, o hep mağduru oynayan pişkin yüzlerinizle çok sıkıcısınız, çok sahte ve yalansınız. Yalnızsınız…