Konser Tarihi : 12 Ocak 2024 – Cuma
Konser Saati : 20:00
Konser Salonu : ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KONSER SALONU
KONSER PROGRAMI
1. S. PROKOFİEV KEMAN KONÇERTOSU No: 1
2. N. R. KORSAKOV SCHEHERAZADE
ŞEF : İbrahim YAZICI
SOLİST : Alican SÜNER “keman”
İBRAHİM YAZICI
Doğum: 1971, Ankara
Türk piyanist ve orkestra şefi
Müzikal kişiliği ve enerjisiyle ile şimdiye kadar konser yaptığı tüm ülkelerde gerek dinleyicilerin gerek müzik
otoritelerinin ilgi odağı haline gelen Yazıcı, profesyonel müzik hayatına 1995 yılında Ankara Devlet Opera ve
Balesinde korepetitör ve konuk şef olarak başladı.
Gösterdiği sıra dışı performans sayesinde kısa sürede aralarında Berliner Philarmoniker, Theatre des Champs
Elysées, Wiener Konzerthaus, Essen Philarmonie, KKL Luzern, Seul Art Center, Tel Aviv Performing Arts Center
gibi dünyanın en prestijli konser salonlarında, orkestra yönetti.
Luzern Symphony Orchestra, Deutsche Symphonie Orchester, ( Eski RIAS), Den Haag Het Residentie, WDR
Rundfunk Orchester Köln, Wuppertal Symphonie Orchester, Ensemble Rezonans, Camerata de France gibi pek çok
önemli toplulukla konserler yaptı.
Rönesanstan 21. yüzyıla kadar uzanan çok geniş ve renkli bir repertuardan oluşan ve Natalia Gutman, Jean
Bernard Pommier, Fazıl Say, Sarah Chang, Stefan Milenkoviç, Viktor Pikayzen, İdil Biret, Gülsin Onay gibi yıldız
sanatçıların solist olarak katıldığı sayısız konser yönetti.
Oda müziği ve lied eşlikçiliğine de büyük önem veren Yazıcı, piyanist olarak çok önemli sanatçılarla aynı
sahnede yer aldı.
Selva Erdener’le çağdaş Türk Müziğine yeni bir soluk getirdiler “Turkuvaz Quintett” i kurdu.
Çok yönlü ve başarılı çalışmalarından ötürü 2002 yılında Hacettepe Üniversitesi “Sanat Teşvik Ödülü”, 2005 yılında
İtalyan Cumhurbaşkanı “Cavalleria della Soliderita” şövalyelik unvanıyla onurlandırıldı. 2012 yılında “Yılın
Orkestra Şefi” Donizetti Ödülüne layık görüldü.
Müzik eğitimine H.Ü. Devlet Konservatuarı'nda Nimet Karatekin'le piyano, Alain Boeglin ile oda müziği,
Nevit Kodallı ve İstemihan Taviloğlu ile kompozisyon, Hikmet Şimşek ve Rengim Gökmen'le orkestra şefliği çalıştığı
H.Ü. Devlet Konservatuarında başladı ve bu okuldan yüksek lisans diploması aldı. Daha sonra CNRM Perpignan'da
Claude-Phillipe Durand ile piyano, Daniel Tosi ile orkestra şefliği, Michel Lefort ile oda müziği çalıştı ve bu okulu üç
dalda “Premier Prix” alarak bitirdi. Bu okullardaki çalışmalarının yanı sıra Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde
masterclass'lara katıldı. Maestro Gilbert Varga ile uzun bir süre asistanlığını yaparak, çalıştı.
1998-2007 yılları arasında Devlet Çoksesli Korosu'nun şefliği, 2007-2012 yılları arasında İzmir Devlet
Senfoni Orkestrası Müzik Direktörlüğünü yapan sanatçı, eğitimciliğe de büyük hassasiyet göstermiş olup, Hacettepe
Üniversitesi, Bilkent Üniversitesi, Anadolu Üniversitesi, Dokuz Eylül Üniversitesi'nde misafir öğretim görevlisi
olarak ders vermiştir.
ALİCAN SÜNER
1992 doğumlu Türk kemancı Alican Süner, gelecek vaat eden genç klasik kemancılardan biridir.
2015 yılında Berlin'deki Max Rostal Yarışması'nda ve İtalya'nın Fermo kentindeki Concorso Postacchini'de
büyük ödüller kazandı. Ayrıca Çaykovski konçertosunun Alman Kültür Radyosu'nda yayınlandığı Rostal
Yarışması'nda “seyirci ödülü” ve “özel ödül” aldı. Süner Concorso Postacchini'de “İtalya Cumhurbaşkanlığı
Madalyası” na layık görüldü. Bükreş'teki Enescu Yarışması 2018'de “iPalpiti Özel Ödülü” nü ve ülkesindeki diğer
ödüllerin yanı sıra genç kemancı, Avrupa'nın önemli konser mekanlarında solist olarak performans sergiledi.
Berliner Philharmonie, Konzerthaus Berlin, Leipzig Gewandhaus, Verona Filarmoni'nin yanı sıra İstanbul
Festivali, Kissinger Sommer ve MusicaMallorca gibi uluslararası festivallerde de sahne aldı.
Konzerthaus Orchester, Liszt Oda Orkestrası, Filarmonica Marchigiana, I Virtuosi Italiani ile konser verdi.
Ryusuke Numajiri, Evan Christ ve Romolo Gessi gibi şeflerle çalıştı.
Oda müziği ortakları arasında Nora Chastain, Kolja Blacher, Adrian Oetiker ve Troels Svane vardı.
Pierre Amoyal ve Ana Chumachenko ile ustalık dersleri aldı.
Süner, ilk keman derslerini Mersin'de Lily Tchumburidze'den aldı.
Rengim Gökmen, İbrahim Yazıcı, Naci Özgüç, Cem Mansur gibi şeflerle Türkiye'nin önde gelen
orkestralarında çaldı. Süner, Mersin Konservatuarı'ndan mezun olduktan sonra 2009-2011 yılları arasında Detmold’
da Prof. Thomas Christian’ ın yanında çalıştı.
Halen Berlin Sanat Üniversitesi'nde Prof. Nora Chastain ile solist olarak yüksek lisans eğitimine devam
etmektedir.
2017-2019 yılları arasında Güher & Süher Pekinel'in mentorluk yaptığı “Dünya Sahnelerinde Genç
Müzisyenler” projesinin bursiyeri olarak yer aldı.
Amati, Gagliano, Gabrielli ve Vuillaume gibi isimlerin yaptığı değerli kemanları seslendirdi. Şu anda Alman
Müzik Vakfı, Süner’ e Federal Almanya Cumhuriyeti'nden “1700 CG Testore” kemanı sağlıyor.
Alican Süner, 2016-2018 yılları arasında Almanya’da Berlin Filarmoni Orkestrası Karajan-Akademisi
üyesiydi ve burada 1. konser şefi Noah Bendix – Balgley'den ders aldı.
2019/20 sezonunda Berlin'deki Komische Oper'ın 1. konser şefi olarak atandı.
SERGEY SERGEYEVİÇ PROKOFİEV
Doğum tarihi ve yeri : 23 Nisan 1891, Sontsovka, Rusya İmparatorluğu
(Donetsk Oblast, Ukrayna)
Ölüm tarihi ve yeri : 5 Mart 1953, Moskova, Rusya
Birçok değişik müzik türünü ustalıkla icra edebilen, bu özelliği ile 20. yüzyılın en önemli yorumcularından
sayılan ünlü piyanist ve besteci.
Annesi bir piyanist babası ise zengin bir ziraat mühendisi idi. Prokofyev'in olağan dışı müzik yeteneği 5
yaşında ortaya çıktı. Müzik eğitimi, annesinden aldığı piyano dersleriyle başladı. Bir süre sonra, dinleyicilerini aile
dostları ve komşuların oluşturduğu konserler vermeye başladı. Üzerine eserler yazmak amacıyla temalarını not aldığı,
küçük köpek yavruları adını verdiği bir not defteri tutmaktaydı. Annesi, St. Petersburg da oturan babasını ziyarete
gittiğinde, büyük şehrin müzik ortamını görmesi için Sergei'yi de yanında götürürdü. Bu geziler sayesinde Prokofyev,
Rus bestecilerinin büyük çaplı yapıtlarını dinleme fırsatı bulmuştu.
7 yaşında ise satranç oynamayı öğrendi ve bu oyunu zamanındaki şampiyonlarla boy ölçüşebilecek kadar
ustaca oynadı. Prokofyev'in hayatı boyunca bu ikili (müzik ve satranç) bir tutku olarak kaldı.
1902 yılında yorum dersleri almadan önce bile birkaç tane yenilikçi eser bestelemişti. İlk zamanlarında
ürettiği bir Fa majör eserinde siyah notalara dokunmayı sevmediğinden si bemolü kullanmamıştı. Yeteri kadar teorik
alt yapıyı öğrendikten sonra kendi tarzını oluşturacak denemelere başladı.
1910 yılında babasının ölmesi ile ekonomik desteği de sona erdi, ama bu süreye kadar edindiği ünü ile kendi
yaşamını geçindirebilecek kadar para kazanabildi.
1918 yılının mayıs ayında hem Rusya'daki devrimin etkisi ile huzursuz ortamdan kaçmak hem de kendi
deneysel müziğini yapabileceği daha rahat bir ortam bulmak için kalıcı bir süreliğine olmak üzere Amerika'ya doğru
hareket etti.
Müziğinin olgunlaşmasında önemli bir yere sahip olan film müziğine duyduğu ilgiden dolayı film
endüstrisinde bulundu. Kendine ve diğer birtakım Rus bestecilerine ait kaydı bulunmayan piyano eserlerinin
kayıtlarını yaptı.
San Francisco’ya ulaştıktan sonra hemen diğer ünlü Rus sığınmacılarla karşılaştırıldı. Bundan sonra da New
York'ta bir solo konser vermek üzere yolculuğa çıktı. Bunu diğer konserler izledi. Bir opera bestelemek için bir
anlaşma imzalamasına rağmen çeşitli sorunlardan dolayı bu opera macerası başarıya ulaşamadı ve bu başarısızlık
Prokofyev'in Amerika macerasının da sonu oldu.
1920 yılında Rusya'ya başarısız bir şekilde dönmek istemediğinden dolayı Paris'e gitti. Burada kendisinin
müziğine daha hazır olan bir ortam bulan Prokofyev yarım bıraktığı işlerine geri döndü ve onları bitirdi.
1930'lu yılların başında Prokofyev'in evine duyduğu özlemin artması ile eserlerinin prömiyerlerini daha sık
olarak kendi ülkesinde yapmaya başladı.
1934 yılında Prokofyev kalıcı olarak Sovyetler Birliği'ne geri döndü. Ailesi ise kendinden bir yıl sonra geri
dönebildi. Sovyetler Birliği'ndeki değişen politikalar sayesinde kendine daha özgür bir alan bulabildi, yalnız bu
politikalar Rus yorumcuların neredeyse tümüyle dışarı ile olan ilişkisini koparıyordu.
1941 yılında geçirdiği ilk kalp krizi ile bozulmaya başlayan sağlığı savaş ve savaş sonrası yıllarda giderek
bozularak ölmesine neden oldu.
KEMAN KONÇERTOSU NO: 1 Op.19 RE MAJÖR
Bestelenme tarihi : 1913 – 1917 yılları arası
Prömiyer : 1924, Uluslararası Prag Festivali
Solist : Joseph Szigeti
Eserin açılış teması basit ve liriktir. Eser üç bölümdür:
1. Andantino
2. Scherzo: Vivacissimo
3. Moderato – Allegro moderato
Birinci bölüm Andantino
İçli bir ana tema ile başlar, bu özellik bölüm boyunca sürer gider. Tema önce solo çalgıdan işitilir, buna yaylı
çalgılar ile klarinet yanıt verir. Bölümün sonlarına doğru, baştaki melodi bu kez daha yavaş bir tempoda, flütten
işitilir.
İkinci bölüm Scherzo: Vivacissimo
Alışılmışın aksine bir Scherzo’dur; “Vivacissimo / çok canlı” işaretini taşıyan bu bölümün parlak, gergin
havası, bestecinin durmaksızın değişen şakacı, muzip mizacını yansıtır. Rondo biçiminde dökülmüştür, sayısız ve ani
eklemlenme, vurgu değişimleriyle doludur.
Üçüncü bölüm Moderato – Allegro moderato
Fagotun kısa, kesin, kararlı bir cümlesiyle girilir. Bu takdimi solo çalgının, bölümün ana temasını sunması
izler. Bölüm, melodik yapısıyla, ilk bölümün havasını çağrıştırır, ancak armonik bir renk katar. Bu bölüm, büyük
kodada gerçekleştirilen ustaca bir tematik entegrasyon çalışmasıdır. Konçerto, solo keman tarafından çalınan açılış
bölümünün duygulu, içli, zarif temanın orkestrada tekrarıyla sona erer.
NİKOLAY RİMSKİ-KORSAKOV
Doğum tarihi ve yeri : 18 Mart 1844, Tihvin, Rusya
Ölüm tarihi ve yeri : 21 Haziran 1908, Lubensk, Rusya
Büyük bir Rus bestecisidir.
Aristokrat bir ailenin çocuğu olarak, doğdu. Küçük Nikolay, piyano çalmayı Tihvin'de öğrendi. Yeteneğini ve
müzik kulağının iyi olduğunu fark eden ailesi, bunun üzerinde pek durmadı. Çünkü Nikolay'ı, ülke donanmasının
ağabeyi gibi başarılı bir denizcisi olarak görmek istiyorlardı. Böylece genç adam, 12 yaşında Sankt Peterburg'daki
donanma okuluna girdi. Korsakov, o günden sonra müzikal çalışmalarına hız verdiyse de geçinebilmek için
donanmadaki işini de sürdürdü ve ancak 8 yıl sonra aktif işinden ayrılabildi.
Müziği kendi kendine öğrendi, ilk eseri olan bir senfoniyi, 1865’te üç yıllık bir deniz gezisinin sonunda yazdı.
1871’de “Beşler” diye tanınan Rus bestecilerinden Balakirev’in öğütleri ile, kendisini büsbütün müziğe verdi. Aynı
yıl, Petersburg Konservatuvarı kompozisyon öğretmeni oldu. Kendisinin de itiraf ettiği gibi, okutacağı derse ait hiçbir
şey bilmiyordu. Yalnız, yılmadan çalıştı, sanatının kurallarını “Beşler” içinde en iyi öğrenen o oldu.
1871'den yaşamının sonuna kadar Sankt-Petersburg Konservatuvarı'nda profesörlük yaptı. 27 yaşında bu
onurlu mesleği icra etmeye başlayan Korsakov, donanmanın brass grubunda on yıl çalışmasının yanı sıra; Müzik
Okulu'nda 7 yıl müdürlük, Imperial Capella'da ise 10 yıl müdür yardımcılığı yaptı.
1874 -1907 tarihleri arasında Sankt-Petersburg, Moskova, Kiev, Brüksel ve Paris'te çok sayıda senfonik
konser yöneten besteci, 64 yaşında yaşamını yitirdi.
Naaşı Petersburg’daki meşhur Tihvin Mezarlığı'nda gömülü bulunmaktadır.
Rus bestecileri içinde, Rimski-Korsakov, melodileri, renk zenginliği, süreli yaratma kabiliyeti ile en önemli
yer alır.
SCHEHERAZADE Op.35
Bestelenme tarihi : 4 Haziran ile 7 Ağustos 1888
Binbir Gece Masalları'ndan esinlenilen eser, Rus müziği ve Nikolay Rimski-Korsakov'a özgü özellikleri bir
araya getirir ve şaşaalı, renkli orkestrasyona yer veren, İmparatorluk Rusya’sı tarihine has doğuya ilgiyi, daha genel
anlamda da oryantalizmi bünyesinde barındıran bir çalışma olarak ön plana çıkar. Rimski-Korsakov'un en popüler
çalışması olduğu düşünülür.
Rimsky-Korsakov 1887 kışında, Alexander Borodin'in bitmemiş operası Prens Igor'u tamamlamak için
çalışırken, “Binbir Gece” nin resimlerinin yanı sıra ayrı ve bağlantısız bölümlere dayanan bir orkestra parçası
bestelemeye karar vermiştir. Önerilen eserinin müzikal eskizlerini formüle ettikten sonra, ailesiyle birlikte
Nyezhgovitsy'deki Cherementets Gölü kıyısındaki Glinki-Mavriny kulübesine taşınmış (günümüzde Luga'nın
yakınında, Leningrad Oblast'ta). Kaldığı daça, II.Dünya Savaşı sırasında Almanlar tarafından tahrip edilmiştir.
Yaz aylarında Şehrazat ve Rus Paskalya Festivali Uvertürü’nü bitiren besteci, orkestra notasındaki notlar,
eserin 4 Haziran ile 7 Ağustos 1888 arasında tamamlandığını göstermektedir.
Şehrazat, birleşik bir tema ile ilgili dört ana bölümden oluşan senfonik bir süittir. Doğu'dan fantastik anlatılar
hissi yaratmak için yazılmıştır. Başlangıçta Rimsky-Korsakov, Şehrazat’ın bölümlerini “Prelude, Ballade, Adagio ve
Finale” olarak adlandırmayı amaçlamıştır. Bununla birlikte, Anatoly Lyadov ve diğer Rus bestecilerin görüşlerini ve
programa olan çok kesin bir nefretini tarttıktan sonra, “Arap Geceleri” masallarına dayanarak tematik başlıklara karar
vermiştir.
Besteci, Sinbad hikâyeleri veya yolculukları ile ilişkilendirilmemesi için başlıkları kasıtlı olarak
belirsizleştirmiştir. Bununla birlikte, finalde Prens Ajib'in macerasına atıfta bulunur. Daha sonraki bir baskısında,
başlıkları tamamen ortadan kaldırmış ve bunun yerine müziği dinleyicinin tasvir etmesini ve yalnızca bir peri masalı
macerası duygusu uyandıran doğu temalı bir senfonik müzik olarak duymasını istemiştir.
Parça bütün bir temayı oluşturacak şekilde dört ayrı bölümden oluşur. Rimski-Korsakov bölümlere isim
verirken “Binbir Gece Masalları” nda geçen öykülerden esinlenmiştir:
I. Deniz ve Sinbad'ın Gemisi
Largo e maestoso – Lento – Allegro non troppo
Mi Minör / Mi Majör
İlk bölüm eserin tümüne hâkim olan ana ezgilerin sergilenmesi ve işlenmesinden oluşur. Bölümü oluşturan
her kısım birbirinden son derece farklı olsa da motifler bir bölüm halinde birleşir. Bu bölüm biçimsel olarak klasik
senfoniye benzer olmasına rağmen, Rimsky-Korsakov'un önceki çalışmalarından biri olan Antar'da kullanılan çeşitli
motiflere daha çok benzer. Ancak Rimski-Korsakov Antar'da kendi doğu fikirlerinin aksine gerçek Arap ezgilerini
kullanmıştır.
II. Kalender Prens
Lento – Andantino – Allegro molto – Vivace scherando – Moderato assai
Allegro molto ed animato Si Minör
İkinci bölüm, bir tür üçlü tema ve varyasyonu takip eder ve fantastik bir anlatı olarak tanımlanabilir.
Varyasyonlar, yalnızca eşlik sayesinde değişir ve parçanın besteciye özgü tavrını basit müzikal çizgiler halinde
vurgulayarak orkestra netliği ve parlaklığının daha kontrastlı çalgılamalar yoluyla ifade edilmesini sağlar. Genel
ezgisel çizginin içinde, hızlı bir bölüm tonalite ve yapıdaki değişiklikleri vurgular.
III. Genç Prens ve Genç Prenses
Andantino quasi allegretto – Pochissimo più mosso – Come prima – Pochissimo più animato
Sol Majör
Üçüncü bölüm aynı zamanda üç kısımlı yapıda, biçim ve ezgisel içerik açısından en basit bölüm olarak kabul
edilir. Orta kısım Tamara'nın temasına dayandırılırken, ilk ve üçüncü kısımlar şarkı benzeri daha ezgisel içeriğe
sahiptir. Birinci ve üçüncü kısımlar tempo ve ortak bir motif ile ilişkilidir. Bölümün tümü orta kısıma hızlı bir şekilde
geri dönüşle onu güzel bir şekilde dengeleyerek tamamlanır.
IV. Bağdat'ta Şenlik – Deniz – Geminin, Üzerinde Bronz Atlı Bulunan Bir Sarp Kayalığa Çarpması
Allegro molto – Lento – Vivo – Allegro non troppo e maestoso – Tempo come I
Mi Minör / Mi Majör
Son bölüm, önceki bölümlerin tüm yönleriyle bağlantılı olmanın yanı sıra hem başlangıcına giriş hem de ana
Şehrazat temasının (solo keman) tekrarı olan Sultan Şahriar'ın temasına dayanan Vivace bölümünün ve gemi enkazını
tasvir eden kaos motifinin bir tekrarıdır.
Tutarlılık, ezgilerin sıralı tekrarlanmasıyla korunur ve birbiriyle ilgisiz ayrı kısımlar olmaktan çok birbiriyle
bağlantılı dört bölümden oluşan senfonik bir süit izlenimini tamamlar. Schahriar temasıyla Scheherazade temasının
çelişen son bir ilişkisi, fantastik, lirik ve nihayet barışçıl bir sonuçla çözülür.
Taşar ERKOL