İnci Aral’ın son romanı ‘Sevgili’, Yılmaz Güney’in yaşamını anlatan muhteşem bir roman. Aşkı yücelten bir kitap Sevgili.
Sevgili, büyük bir aşkın romanı. Ancak Yılmaz Güney’in yaşamını konu alan bir roman olduğu düşünülürse aynı zamanda Türk sinemasının, Türkiye’deki sol hareketin, hapishanelerin, Çukurova’nın ve Isparta’dan yola çıkıp
Cannes’da Altın Palmiye’ye uzanan bir tutkunu da romanı.
Sevgili, kan davasından kaçıp Adana’ya yerleşen babasının, kız çocuğu sansınlar da öldürmesinler diye yedi yaşına kadar mavi taşlı bir küpeyle gezdirdiği tek kulağı delik çocuğunun romanı.
Sevgili, Türk sinemasının zirvesindeyken, İsrail’in İstanbul Başkonsolosu Efraim Elrom’u kaçırıp öldüren THKP-C militanlarını İstanbul’daki evinde saklayan bir devrimcinin romanı.
Sevgili, tüm parasını son filmine yatırıp, Cannes’da Altın Palmiye’yi aldıktan sonra Paris’teki evine altı delik ayakkabılarıyla dönen bir sinema adamının romanı.
İnci Aral, yaşadıkları tüm olumsuzluklara karşın, aşklarını yaşatmayı başaran iki sevgilinin arka planında ülkedeki sol hareketi de aynı akıcı dille okurlara aktarıyor. Siz Yılmaz Güney ve ölümsüz aşkını okurken, romandaki takvim de 68 kuşağının özgürlükçü havasından adım adım 12 Eylül’ün baskıcı ortamına ilerliyor. 1968 sonrasında, özellikle üniversitelerde hız kazanan devrimci hareket, 12 Mart askeri darbesi, Deniz Gezmiş’lerin idam edilmesi, Ecevit dönemi ve en sonunda 12 Eylül askeri darbesi kitabın arka planını oluşturuyor. Roman kimi zaman bir eylemden, kimi zaman hapishane avlusundan, kimi zaman da sinema objektifinden yansıtıyor ait olduğu çalkantılı dönemi.
Yazının devamını okumak için tıklayın