Diyor ki “Sevgilerde” başlıklı şiirinde, geçmişe olan özlemleri betimlerken kaleminden ince bir hüzün sızdıran Usta Şair Behçet Necatigil:
Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı.
Bütün yakınlarınız
Sizi yanlış tanıdı.
Bitmeyen işler yüzünden
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı.
Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
Yılların telâşlarda bu kadar çabuk
Geçeceği aklınıza gelmezdi.
Gizli bahçenizde
Açan çiçekler vardı,
Gecelerde ve yalnız.
Vermeye az buldunuz
Yahut vaktiniz olmadı.
…
“Sevgilerde”, “Gizli Sevda”, “Eski Sokak” ya da bir başkası… Ne zaman Behçet Necatigil şiiri okusam, Adana’mın geçmiş yıllarına döner, bir çocuğun doygunluğu tamamlanmamış duygularında bulurum kendimi. Yeşerip büyüdüğüm ve giderek kurumakta olduğum bu kentin betonlaşan dokusunda gezinip, aralarda sıkışık kalmış ahşap kırıntısı mekânlara bakarım.
Çukurova’mın bereketli güneşinde yanıp kavrulmuş, sonra da toprağa kavuşmuş yağız ve gürbüz dedeler, pamuk yürekli nineler var ya… İşte onların derin yüz çizgileriyle beslenen sevecen mimiklerini, bugün hasretle ararım!
RESSAM MURAT DİKEL
Murat Dikel… 1957 yılında Adana’da doğmuş. İlk, orta ve sanat okulu eğitimini memleketinde almış. Sonrasında Ankara’da başladığı yüksekokul eğitimini, sosyal bazı koşullar nedeniyle bitirmeden bırakmış. Vatani görevini tamamladıktan sonra ilk atölyesini açmış. Adana’nın resmi kayıtlı ilk ressamı olarak da profesyonel sanat hayatına başlamış.
Doğduğundan beri resim çizmeye çalıştığını, bu konuda hiç eğitim almadığını belirten Dikel, resim yapan babasını izleyerek ve annesinin desteğiyle bu daldaki heyecanını sürdürmüş.
İlk resim sergisini 1984 yılında açmış ressamımız… Daha sonra kişisel, karma ve öğrencileriyle birlikte düzenlediği etkinliklerle yoluna devam etmiş. Yurtiçi ve yurtdışındaki özel koleksiyonlara tablolarıyla renk katmış. 34 yıllık sanat hayatı boyunca, ilgi duyduğu her konuda, her teknikte üretmeye ve denemeler yapmaya özen göstermiş.
DOĞA VE TARİH SEVGİSİ
Murat Dikel bir dönem, yaşatmaya çalıştıkları Karataş Akyatan Lagün’ü üzerinde yoğunlaşmış… Bu bağlamda, Çukurova Su Ürünleri Fakültesi’nde görev yapan Nazmi Tekelioğlu, Doğa Araştırmaları Derneği ve Kentsel Yaşamı Destekleme Derneği’yle ortak bir yol izleyen Dikel, yanı sıra Adana’nın tarihsel dokusunu yansıtan maket yapımlarını da sürdürmüş.
Şu an özel nedenlerle çalışmalarına ara veren Murat Dikel, gerçekleştirdiği bazı etkinlikler hakkındaki bilgileri şöyle açıklıyor:
“Adana hayranı bir sanatçı olarak, zaman zaman eski Adana fotoğraflarından veya yaşamını hâlâ inatla sürdüren yapılardan, eskilerin anlattıklarından, yazdıklarından etkilenerek duygularımı tuvallere yansıttım. Bu çalışmalar, zamanla büyüyen bir koleksiyona dönüştü. Son dönemlerde, 1900’lü yıllarda yaşamış, üretmiş meslek erbabı kişilerin portrelerini resmedip farklı yerlerin ölçekli maketlerini yaptım. Akrilik, yağlıboya, suluboya, ebru üzerine akrilik tekniklerini kullanarak da farklı tatlar sunmak istedim… Amacım, gençlerin dikkatini tarihi resimlere, mekânlara ve konulara çekerek farkındalıklarını arttırmak, bizden sonraki nesle geniş ve bana yakışır bir koleksiyon bırakmaktır.”
…
Eskiden, çok çok eskiden… Adana’nın yolları taştan, toprakları bostandı; binaları bodur, ağaçları yüksekti. Artık devir değişti, kozası yırtıldı bu kentin. İçinden, devasa boyutta mekânlar çıktı.