Bazen… Yontulan duyguların en sivri yongası olur sanat; mıhlar yaşama sevincini bağrımıza… Ülkeler arası uzaklığı kırpar; kaybolur mesafeler, sarıla sarıla birleşir içimizdeki kent, hiç gitmediğimiz bir ülkeyle. O vakit, küresel döngü evrensel kuşakla bağlanır dimağımıza; hayatımız cümbüş olur, ömrümüz hayali bir hakikat.
***
Görsel Sanatlar Öğretmeni, Ressam, Heykeltıraş… Selçuk Güner’in maharetlerini ve sahibi olduğu “Hulusi Güvel Sanat Galerisi”ni anlatmıştık geçmişteki bir yazımızda sizlere. Sanatçımızın küresel boyutta tanındığını, pek çok ülkedeki sanat dostları tarafından sosyal medya aracılığıyla izlendiğini de belirtmiştik.
MEKSİKA’DAN ADANA’YA GELDİ
Meksikalı Ressam Graciela Mosqueda, Selçuk Güner’in sanatsal ürünlerine hayranlık duyan bir sanatçı… Bu bağlamda, Güner’in çalışmalarını sanal ortamda değil de yakından görebilmek için Türkiye’ye yaklaşık 11.800 km uzaklıktaki Irapuato şehrinden kalkıp Adana’ya geldi. Yanı sıra, İstanbul ve Mersin gibi önemli kentlerimizi de görme fırsatı bulan Mosqueda, ülkemize hayran kaldığını belirtti. En çok da Tepebağ Evleri’ni beğenen sanatçımız, konuya dair duygu ve düşüncelerini şu sözlerle dile getirdi:
“Selçuk Güner’in ‘Art Pidizm’le ilgili çalışmalarının değerini bildiğim ve yakından görmem gerektiğine inandığım için Adana’ya geldim. Ortaokul 1. sınıfta Anadolu Bölgesi’ni anlatan bir kitap okumuş, tarihini çok önemli bulmuştum. Şimdi, daha iyi bir şehir, çok özel ve kültürlü insanlar tanıyorum. Şu an çok mutluyum. Burada her şey otantik ve etkileyici bir dokuya sahip.
Meksika’nın Irapuato – Guanajuato yöresinde yaşıyorum. Selçuk Bey’in sanatını sergilemesi, San Miguel Allende ve Guanajuato’yu ve daha birçok şehrimizi tanıması için Meksika’ya davet ettim. O da memnuniyetle kabul etti. Yakında Meksika’yla Türkiye arasında sağlam bir sanat köprüsü oluşturabileceğimize inanıyorum.”
Teknoloji geliştikçe insanların kültürel dağarcığı da bundan nasibini alıyor. Elbette bu oluşum, sanata da yeni kapılar açıyor.