Anadolu’da Sanat – Melih Aşık

Resim: Ressam Leopold Levy

Anadolu’nun çeşitli il ve ilçelerinde heykel niyetine yapılan figürlerin bir sanat değeri taşımadığını ve yer yer komik karşılandığını yazdık. Anadolu’nun sanat dışı bırakıldığını kaydettik.

Cumhuriyet yıllarında resim ve heykel sanatına devletçe destek verilmişti.

Sonraki yıllarda bu destek kayboldu.

Peki, devlet desteği sanatın gelişmesi için yeterli mi?

1937 yılında İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi Müdürlüğü’ne getirilen Fransız sanatçı Leopold Levy o günlerde diyor ki:

“Sanatkârı himaye etmek hiçbir zaman kâfi gelemez. O sanatkârı anlayacak, sevecek, eserlerini satın alacak bir muhit yaratmak lazımdır.”

Fransız sanatçı sanat müzesi kurulması, daimi sergi ve galerilerin açılması, konferans ve yayınlar yapılmasını önerir.

Cumhuriyet yönetimi 1939-43 yılları arasında ressamlar için yurt gezileri düzenler. Abidin Dino’dan Avni Arbaş’a, İbrahim Çallı’dan Cemal Tollu’ya zamanın ünlü resim hocaları ve ressamları dört yıl boyunca her yaz Anadolu’ya gönderilir.

Maksat milli sanatı geliştirmek, Anadolu’nun renklerini ve ruhunu sanata yansıtmak, taşrada sanata yönelik ilgi uyandırmaktır. Ressamlar gittikleri illerde 1 ile 3 ay arası kalarak çalışır, yaptıkları resimleri İstanbul ve Ankara’da sergilerler.

Bu tür çabalar sonradan terk edildiği gibi Halkevlerinin 1951 yılında kapatılmasıyla  kültür ve sanata büyük darbe vurulur.

TONGUÇ

Demokrasi deyince Köy Enstitülerinin babası ve efsane eğitimcimiz İsmail Hakkı Tonguç’un verdiği ders de akla gelir. Demiştir ki demokrasiye geçiş yılları olan 1950’lerde:

“Demokrasinin iki çeşidi vardır. Biri zor ve gerçek olanı, öbürü de kolayı, oyun olanı. Topraksızı topraklandırmadan, işçinin durumunu sağlama bağlamadan, halkı esaslı bir eğitimden geçirmeden olmaz birincisi, köklü değişiklikler ister. Bu, zor demokrasidir ama gerçek demokrasidir.

İkincisi kâğıt ve sandık demokrasisidir. Okuma yazma bilsin bilmesin, toprağı, işi olsun olmasın, halk bir sandığa elindeki kâğıdı atar. Böylece kendi kendini yönetmiş sayılır. Bu oyundur, kolaydır.

Amerika bu demokrasiyi yayıyor işte. Biz demokrasinin kolayını seçtik, çok şeyler göreceğiz daha…”

Yazının devamını okumak için tıklayın