“Bugünü yaşamak dünü sevmekten geçer”
Sadece sevmek de değil, bugünü kuran dündür; bugünümüzü kuran o insanları, ürettiklerini ve yaşadıklarını bilmek, geçmişle bağımızı daha bir sağlamlaştırıyor; iyi ki dedirtiyor.
Zaman geçer ama hayat geçmez… Nerede, kimden duymuştum bu cümleyi hatırlamıyorum ama birçok açıdan doğru olduğunu düşünüyorum. Hayat bir ağaç gibi zamanın derinliklere köklerini salıyor ve beslenmeye devam ediyor. Bunu en çok 1970’li yıllara bakarken, o yıllardaki hayatı irdelerken düşünüyorum son zamanlarda. Başka bir deyişle, 1970’ler bitmedi! O yıllarda yaşananları ilgiyle dinleyip okuyoruz, o dönemde pikaplardan yükselen şarkıları dinlemekten zevk alıyoruz, 70’lerin atmosferinde yaratılmış filmleri izlemekten bıkmıyoruz. Sadece o yıllarda çocukluğunu, ilk gençliğini yaşayan bizler değil, bizlerin çocukları da aynı duyarlılık damarından beslenmeyi sürdürdüler. Kısaca, zaman geçti ama hayat eskimedi, 70’lerin gür damarını yeni zamanlara taşımaya devam ediyor.
1970’lı yılların kuşaktan kuşağa geçen duyarlılık damarını yaratanların anıları da çok ilgi çekiyor. O dönemin tanıklarından, duyarlılığın yaratılmasına katkıda bulunanlardan biri de Arif Keskiner. Bilmeyenler için bir ön bilgi olarak söyleyelim: Selvi Boylum Al Yazmalım filmini izlemeyen var mıdır? Hâlâ bir aşk mottosu olarak dilimizde olan “sevgi neydi, sevgi emekti” o filmden yadigâr kaldı bize. Maden filmi nasıl da bir rüzgâr yaratmıştı! Otobüs filminin yoksulluğun uzak memleketlere yansıması nasıl da içimize işlemişti. İşte o filmlerin yapımcısı Arif Keskiner. İstanbul’da öyle herkesin paldır küldür giremeyeceği Çiçek Bar’ın da sahibi. Sanat dünyasının nabzı yıllarca orada atmıştı. Yaşar Kemal‘in, Yılmaz Güney‘in sırdaşı, Tarık Akan‘ın ve birçok sanatçının yakın dostu Arif Bey’i geçtiğimiz eylül ayında, İstanbul dışında yaşadığı evinde ziyaret etmiştim.
https://t24.com.tr/yazarlar/ibrahim-dizman/bugunu-yasamak-dunu-sevmekten-gecer,42987
https://www.dr.com.tr/Kitap/Aksam-cicekleri-Sohbet-Tadinda-cicek-Bar-Hikayesi/Edebiyat/Soylesi/urunno=0002093647001
Kitap hakkında diğer bir yazı İhsan Yılmaz’ın
Taksim Sıreselviler’de Arif Keskiner’in film yapım şirketinin ofisinden Sinema Sevenler Derneği Lokali’ne dönüşen mekan, yaygın bilinen adıyla Çiçek Bar uzun yıllar sinema, tiyatro, edebiyat, müzik, plastik sanatlar, basın ve iş dünyasının önemli isimlerinin buluşma yeriydi.
Arif Keskiner ve Azmi Yılmaz’ın işlettikleri barın adı Keskiner’in lakabı nedeniyle zamanla ‘Çiçek Bar’a dönmüştü.
Daha önce anılarını ‘Çiçek Gibi’, ‘Yine mi Çiçek’, ‘Elbette Çiçek’, ‘Bin Bir Renk Bin Bir Çiçek’ gibi kitaplarında bir araya getiren Keskiner bu kez 20 yıl önce hayalini kurduğu ve başlattığı projesini hayata geçirdi.
ADINI ZEKİ ÖKTEN KOYDU
2004’te Çiçek Bar’ın kuruluşunun 20’inci yılı için bir kitap yapmaya karar verir Arif Keskiner. Bara gelen efsane isimlerin kendi Çiçek Bar’ına ve Çiçek Bar’lı anılarına yer verilecek ortak bir kitap fikri.
https://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ihsan-yilmaz/aksam-cicekleri-20-yil-sonra-acti-42382159