ÇDSO 19 Aralık Konser Programı, Taşar Erkol

Konser Tarihi    :  19 Aralık 2025 – Cuma

Konser Saati      : 20:00

Konser Salonu   : Adana Büyükşehir Belediyesi Konser Salonu

 

KONSER PROGRAMI

 

  1. SHOSTAKOVİCH : Caz Suiti No. 2 Vals

      Trompet ve Piyano için Konçerto

                                         Senfoni No. 5

 

ŞEF                : ARTUN HOINIC

SOLİSTLER : ATAKAN SARI    “piyano”    

                          GÖKHAN PAR     “trompet”

 

ARTUN HOINIC

Çok yönlü müzisyenliği ile genç yaşında kariyerine başlamış olan Artun Hoinic, Ankara Devlet Opera ve Balesi orkestra şefi olarak görev yapmaktadır.

Opera ve bale repertuvarı haricinde senfonik alanda da faaliyetlerine aktif olarak devam eden sanatçı, Cumhurbaşkanlığı Senfoni, İzmir Devlet Senfoni, Bursa Bölge Devlet Senfoni, Çukurova Devlet Senfoni, Antalya Devlet Senfoni, İstanbul Devlet Opera, Antalya Devlet Opera ve Mersin Devlet Opera orkestraları tarafından düzenli olarak konuk şef olarak davet edilmektedir. Bunların yanı sıra geçtiğimiz sezonlarda Kharkov Filarmoni, Kırım Filarmoni, Ukrayna Ulusal Senfoni, Moskova Konservatuvar Senfoni, St. Petersburg Akademik Senfoni, Timisoara Banat Filarmoni, Bakü Filarmoni ve Bilkent Senfoni orkestralarında başarılı konserler gerçekleştirmiştir.

Uluslararası konserlerinin dışında sanatçı çeşitli festivallere de katılmıştır. 2014 yazında İsviçre’de düzenlenen Gstaad Menuhin Müzik Festivaline seçilmiş ve 1. Orkestra Şefliği Akademisinde dünyaca ünlü Maestro, Neeme Jarvi ile çalışmıştır. Bu dönemde Gstaad Festival orkestrası ile konserler yönetmiştir.

2015 yılında ise, davet edildiği 5. Est-Ouest Oda Müziği Festivalinde (Belçika) Prokofiev’in Peter ve Kurt adlı eserini yönetmiş ve CD kaydını gerçekleştirmiştir.

Besteci olarak da yoğun çalışmaları olan Hoinic’in eserleri arasında en önemlileri; Nemrut balesi (2 Perde), oda orkestrası için 2 senfoni, oda orkestrası için döngüsel süit, orkestra için konçerto, orkestra için Anadolu uvertürü, soprano ve orkestra için Atatürk Kantatı ve nefesli beşli için konçerto sayılabilir. Ulusal ve uluslararası pek çok yarışmada dereceleri olan sanatçının kazanmış olduğu ödüller kronolojik olarak; 2002 Bulgaristan Sofya Genç Besteciler Yarışması birincilik, 2004 A.B.D. Minnesota Charles B. Olson Bestecilik Yarışması birincilik, 2006 13. Halıcı Bilgisayarla Beste Yarışması birincilik, 2006 T.C. Kültür Bakanlığı Ulusal Opera-Bale beste yarışması büyük ödülü ve en iyi libretto ödülleri, 2017 ve 2018 Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası Beste Yarışmalarında mansiyon, 2017 İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı Ulusal Beste yarışması birincilik ödülleridir.

Bunların yanı sıra Kiev – Ukrayna’da düzenlenen 3. Uluslararası Stefan Turchak orkestra şefliği yarışmasında ikincilik ödülünü kazanmıştır. Bu başarısını takiben Ukrayna Ulusal Senfoni Orkestrası ile Kiev Filarmoni salonunda bir konser gerçekleştirmiş ve önümüzdeki sezonlar için davetler almıştır.

Üçüncü kuşak müzisyen bir aileden gelen Artun Hoinic, sırasıyla Bilkent Müzik Lisesi piyano bölümü, 2007 yılında ise Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi kompozisyon bölümünden yüksek şeref payesi ile mezun olmuştur. 2007 – 2008 yılında St. Petersburg Devlet Konservatuarında orkestra şefliğinde uzmanlaşma kurslarına devam etmiştir.

2009 yılında dünyanın en prestijli okullarından biri olan Moskova Çaykovski Devlet Konservatuarına kabul edilen Artun Hoinic, efsanevi orkestra şefi ve pedagog Prof. Gennady Rozhdestvensky’nin sınıfına kabul edilmiştir.

2013 yılında Moskova Konservatuvarı büyük salonunda vermiş olduğu konser ile mezuniyetini en yüksek dereceyle tamamlamıştır.

 

ATAKAN SARI

 

İzmir’de dünyaya gelen Atakan Sarı ilk müzik ve piyano derslerini babası Mahmut Sarı’dan aldı. Çukurova Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda Can Çoker ile çalıştığı yıllarda Kültür Bakanlığı Piyano Yarışması’nda kendi kategorisinde birinci oldu. Martin Berkofsky’ nin Türkiye turnesinde tanıştığı Sarı, sonraki yıllarda kendisinin öğrencisi ve asistanı oldu.

Üniversite eğitimini tam burslu olarak, Manhattan School of Music’de Solomon Mikowsky’ nin sınıfında iki yıl gibi kısa bir sürede tamamladı. Carnegie Hall seçmelerini kazanarak ilk New York konserini gerçekleştirdi.

Amerikalı besteci Alan Hovhanness’ in, Berkofsky için bestelediği İki Piyano ve Orkestra için Konçerto’sunu Moskova Mosfilm stüdyolarında kaydetti. Kaydın olumlu tepkiler alması üzerine bu eserin prömiyeri için birer yıl arayla önce Moskova Çaykovski ve Erivan Haçaturyan salonlarına davet edilerek bu salonlarda konser veren ilk Türk müzisyen oldu.

2006-2009 yılları arasında New York, Cornell Üniversitesi ve Ithaca College’ de piyano, oda müziği ve Türk müziği dersleri verdi.

Roberto Prosseda ve Martin Berkofsky ile beraber Beethoven’ın piyano sonatlarından oluşan bir albümü, kanser hastaları yararına yayınladı.

Kanada’dan Çin’e pek çok ülkede solo ve orkestra eşliğinde konserler vermiş, salgının başladığı dönemlerde, Birleşik Krallık Hull Üniversitesi’ de piyano dersi vermenin yanı sıra, ressam-yazar Ümit İnatçı’ nın şiirlerinden oluşan sekiz parçayı, tenor Can Tufan ile bestelemiş ve Kırlangıç adlı bir albüm olarak yayınlamıştır.

Sanatçı halen Kıbrıs’ta yaşamakta, hem üniversitede dersler vermekte hem de konserlerine devam etmektedir.

 

DMİTRİ DMİTRİYEVİCH SHOSTAKOVİCH

 

Doğum tarihi            : 25 Eylül 1906, Saint Petersburg, Podolskaya,  Rusya İmparatorluğu

Ölüm tarihi               : 9 Ağustos 1975, Moskova, Sovyetler Birliği

Rus bestecidir. SSCB Yüksek Sovyet Milletvekili, Lenin Nişanı sahibidir. Besteci ve piyanist olmasının yanı sıra film müziği ve caz da dahil olmak üzere pek çok türde eserler verdi. 20. yüzyılın en tanınan bestecilerinden biri olarak kabul edilir.

Şostakoviç, Sovyet mareşali Mihail Tuhaçevski‘nin himayesinde ün kazandı. RSFSC Yüksek Sovyeti ‘nde (1947) ve Sovyetler Birliği Yüksek Sovyeti’ nde (1962’den ölümüne kadar) görev yaptı.

Çalışmalarında çeşitli müzik tekniklerini bir araya getirerek hibrit bir ses geliştiren Şostakoviç, Igor Stravinsky‘nin öncülediği neoklasik tarzdan ve Gustav Mahler‘in geç romantizminden de büyük ölçüde etkilenmiştir. Eserlerinin büyük çoğunluğunda keskin kontrastlar göze çarpmaktadır.

Shostakovich, Dmitri Boleslavovich Shostakovich ve Sofiya Vasilievna Kokoulina’nın üç çocuğundan ikincisiydi. Babası Dmitri Boleslavoviç Şostakoviç, ünlü bir kimyacıydı.

1903’te başka bir başkent Sibirya göçmeni Sofiya Vasilievna Kokoulina ile Sibiryalı bir Rus’un altı çocuğundan biri ile evlendi. Annesi Sofya Vasilievna ise bir piyanistti.

Oğulları Dmitri Dmitriyevich Shostakovich, dokuz yaşında annesiyle piyano derslerine başladıktan sonra müziğe yetenekli olduğunu gösterdi. Birkaç kez, annesinin bir önceki derste ne çaldığını hatırlama konusunda olağanüstü bir yetenek sergiledi ve önüne yerleştirilmiş farklı müzikleri okuyormuş gibi yaparken önceki dersin müziğini çalma eylemine kapılırdı.

Bundan sonra profesyonel öğretmenlerden dersler almaya başladı.

1918’de Kadet Partisi‘nin Bolşevik denizciler tarafından öldürülen iki liderinin anısına “Devrim Kurbanlarının Anısına Cenaze marşı” nı yazdı.

1919’da 13 yaşındayken, Shostakovich Petrograd Konservatuvarı’ na kabul edildi.

Konservatuvar’ ın başkanı, o  sırada onun gelişimini yakından takip eden ve onu terfi ettiren Aleksandr Glazunov‘du. Shostakovich, Leonid Nikolayev ve Elena Rozanova ile piyano, Maximilian Steinberg ile kompozisyon ve arkadaşı olan Nikolay Sokolov ile kontrpuan ve füg çalıştı. Ayrıca Alexander Ossovsky’nin müzik tarihi derslerine de katıldı.

1925’te, Beethoven’ ın Birinci Senfonisi’nin özel konserinde konservatuvar orkestrasını yönettiği Nikolai Malko’nun şeflik derslerine kaydoldu.

Zor şartlar altında eğitimine devam ederken zaman zaman öğretmeni Leonid Nikolayev’in evinde derslere devam etti. Ailenin maddi sorunları oluşmaya başladı.

1922 yılının başlarında babası kötü beslenmeden dolayı zatürreden öldü. Sofya Vasilievna üç çocuğu ile ortada kaldı. Ancak eğitimine Aleksandr Glazunov‘un desteğiyle devam etti. Piyanolarını sattılar fakat yeterli olmadığı için ablası Marya ile çalışmaya başladı. İlk işi bir sinemada piyano çalmaktı. Bu besteci kimliğine büyük katkı sağladı ve doğaçlama yeteneğini geliştirmiş oldu. Bu zaman zarfında vereme yakalandı, on yıl süreyle bu hastalığın etkisinde kaldı.

20 Mart 1925’te, Şostakoviç’in müziği ilk kez Moskova’da, arkadaşı Vissarion Shebalin eserlerinin de yer aldığı bir programda çalındı. Bestecinin hayal kırıklığına uğramasına rağmen, oradaki eleştirmenler ve halk müziğini soğuk karşıladı. Moskova ziyareti sırasında, Mikhail Kvadri onu Mihail Tuhaçevski ile tanıştırdı, o da bestecinin kalacak yer bulmasına ve orada çalışmasına yardımcı oldu ve çok şık bir otomobille onu konsere götürmesi için bir şoför gönderdi.

Shostakovich’ in müzikal atılımı, 19 yaşında mezuniyet eseri olarak yazdığı Birinci Senfoni’ydi. Başlangıçta Shostakovich, konservatuvar orkestrasıyla özel olarak icra etmeyi arzuladı ve scherzo’yu kendisi yönetmeye hazırlandı.

1925’in sonlarında Malko, Steinberg ve Shostakovich’in arkadaşı Boleslav Yavorski senfoniyi dikkatine sunduktan sonra prömiyerini Leningrad Filarmoni Orkestrası ile yürütmeyi kabul etti.

12 Mayıs 1926’da Malko senfoninin prömiyerini yaptı; seyirci bunu coşkuyla karşıladı ve scherzo’nun bir tekrarını talep etti. Bundan sonra Shostakovich, senfonik çıkış tarihini düzenli olarak kutladı.

1936 Shostakovich’ in gözden düştüğü bir zamandı. O yıl Pravda gazetesinde kendisine bir dizi suçlamalarda bulunuldu.

Bunlardan en önemlisi Stalin emriyle hazırlanıldığı düşünülen “Müzik yerine karmaşa” başlıklı makaleydi. Bu makalede Mtysenkli Lady Macbeth ağır olarak eleştiriliyor ve müziği “Kaba ve ilkel” olarak tanımlanıyordu. Bu olaylar sonunda maaşının bir kısmı düşürüldü.

Büyük terör yılları olan 1937’de mimlendi, birçok arkadaşı ve akrabası hapsedildi veya öldürüldü. Bu dönemde onun tek tesellisi oğlu Maxim‘den iki yıl sonra, 1936’da doğan kızı Galina oldu.

Bütün bu suçlamalara cevabını 1937 yılında yaptığı beşinci senfoni ile verdi. İlk eserleri arasında sayılan bu senfoni muhafazakâr bir türdü.

 

 

 

 

 

Caz Süiti No. 2 Vals

 

Bestelenme nedeni : 1938 yılında yeni kurulan  Viktor Knuşevitki Devlet Caz                                                 Orkestrası için

İlk seslendirilişi      : 28 Kasım 1938, Moskova Radyosu, Moskova

Orkestra                 : Viktor Knuşevitki Devlet Caz Orkestrası

 

Yapıtın notaları 1950 yılında bir Sovyet filminde kullanılmıştır. İngiltere’de ilk kez 1984 yılında seslendirilmiştir. Eserin piyano partisyonu 1999 yılında yeniden keşfedilmiştir. Süitin üç bölümü Gerard McBurney tarafından yeniden düzenlenmiş ve orkestralandırılmış, ardından 2000 yılında Londra’daki Proms’ ta seslendirilmiştir .

Süit, yeniden yapılandırılmış haliyle aşağıdaki bölümlerden oluşmaktadır:

  1. Canlı çalınan bölüm
  2. Ninni
  • Serenat

Yeniden keşfedilmesinden önce, Şostakoviç’in sekiz bölümlü bir başka süiti yanlış tanımlanmış ve ikinci Caz ​​Süiti olarak kaydedilmişti. Bu yapıt artık doğru bir şekilde “Çeşitli Orkestra için Süit” olarak bilinmektedir .

 

Trompet ve Piyano için  Konçerto   Op.35   Do Minör

 

Bestelenme tarihi                       : 1933

İlk seslendirilme tarihi ve yeri  : 15 Ekim 1933, Leningrad

Orkestra                                      : Leningrad Filarmoni Orkestrası

Solist – piyano                             : Dmitri Shostakovich

Solist – trompet                          : Alexander Schmidt

Orkestra şefi                               : Fritz Stiedry

 

Herkesin anlattığına göre, Shostakovich muhteşem bir başarım sergiledi ve konçerto büyük beğeni topladı. Başarım 17 Ekim’de tekrarlandı.

Başlığına rağmen, eser, trompet ve piyanonun eşit öneme sahip olduğu bir piyano konçertosu yerine çift konçerto olarak sınıflandırılabilir . Trompet bölümleri, piyano solo için kadansın hemen ardından, son bölümün sonunda eşit önem kazanır . Eseri yazdıktan yıllar sonra Şostakoviç, başlangıçta trompet ve orkestra için bir konçerto yazmayı planladığını ve daha sonra onu çift konçerto yapmak için piyanoyu eklediğini hatırladı. Yazmaya devam ettikçe, solo trompetli bir piyano konçertosu haline geldi.

Konçerto, yoruma bağlı olarak üç veya dört bölümden oluşmaktadır:

  1. Allegro moderato
  2. Yavaş
  • Moderato
  1. Allegro con brio

Moderato bazen ayrı bir bölüm olarak değil, Allegro con brio’ya giriş pasajı olarak görülür. Bununla birlikte, genellikle dört bölümün üçüncüsü olarak kabul edilir, çünkü ikisinin ruh halleri çok farklıdır. Bazı kayıtlar sadece üç bölüm içerir ve sonuncusu Moderato – Allegro con brio olarak işaretlenmiştir. Konçerto, kısa bir kadansla sona erer ve yaylılar bitişe yakın gerilimi artırmak için tekrar devreye girer. Bölüm, trompet eşliğinde yaylıların ve piyanonun kısa Do Majör patlamalarıyla sona erer.

 

Senfoni No.5    Op.47     Re Minör

 

Bestelendiği tarih : Nisan ve Temmuz 1937 arasında

İlk seslendirme     : 21 Kasım 1937’de Leningrad

Orkestra şefi         :Yevgeny Mravinsky

Orkestra                : Leningrad Filarmoni Orkestrası

 

İlk seslendirme hem halkın hem de resmi eleştirmenlerin beğenisini kazanan ve yarım saatten fazla süren bir alkış alan “utkulu bir başarı” ydı.

Yapıt, iki flüt ve pikolo, iki obua, iki klarnet ve Mi ♭ klarnet, iki fagot ve kontrfagot, dört korno, üç Si ♭ trompet, üç trombon, tuba , timpani , trampet, üçgen, ziller, bas davul, tam-tam, glockenspiel, ksilofon, iki arp (tek parti), piyano, çelesta ve yaylılar için bestelenmiştir. Eser dört bölümden oluşmaktadır:

  1. Moderato
  2. Allegretto
  • Largo
  1. Allegro non troppo

 

Birinci bölüm     Moderato

İlk bölüm sonat formundadır. Sergileme, yükselen ve alçalan minör altılılardan oluşan ve hızla minör üçlülere daralan “zorlu” bir yaylı çalgılar figürüyle başlar.

Açılışın noktalı ritmi, birinci kemanlar tarafından çalınan lirik bir ilk tema olarak devam eder. Bu tema, 6 -7. ölçülerde alçalan beş tonlu bir motif olarak kendini gösterir,

İlk tema, açılış motifiyle birlikte birkaç kez tekrarlanır ve yeni sınırlandırmalar ve nüfuz etmelerle büyük ölçüde çeşitlendirilir. Tüm unsurların büyük bir çeşitliliği ve bağlantısı vardır, bu da tek bir sürekli süreç izlenimi verir.

Mi bemol minördeki ikincil tema (50-120. ölçüler), ana temaya mümkün olan en büyük zıtlığı sunar. Tempo daha akıcıdır ve ikincil temanın sürekli tonları, ilk temada bulunan baskın saniyeler yerine geniş aralıklarla (oktavlar, dördüncüler, yedinciler) birbirine bağlanır. Geniş kapsamlı lirik melodiye sürekli, hafif canlı bir ritimde akorlar eşlik ettiğinden, karmaşıklığın yerine sadelik hakimdir.

Güçlü gelişmenin başlangıcında eşlik eden bir figür öne çıkar. Bu bölümün temposu ancak şimdi Allegro’ ya ulaşır. Serimdeki temalar, kendi aralarında kontrapuntal çatışmalar içinde, artma ve azalma şeklinde ortaya çıkar. Tematik malzeme, askeri davullar ve trompetlerle geniş bir gelişme içinde grotesk bir şekilde bozulmuş hızlı bir marşa dönüşür. Birkaç başarısız denemeden sonra, 157. ölçüden itibaren ikinci tema devreye girer.

Serime kıyasla oldukça kısaltılmış olan özet bölümünde, daha önce duyulan temalar ya aynı şekilde ya da biraz farklı olarak tekrar karşımıza çıkar. Hareketin sonuna doğru, ikinci tema flüt ve korno tarafından çalınan bir kanon şeklinde tekrar duyulur, ardından aynı malzeme keman ve pikolo tarafından çalınır . Hareket, çelestanın yükselen bir figür çalması ve yavaşça kaybolmasıyla sona erer.

 

Genel olarak, birinci bölümün içsel draması, ağıt ve yas arasında bir etkileşim olarak tanımlanabilir; bu etkileşim, özetleme bölümünün girişiyle doruk noktasına ulaşan bir “savaşa gidiş” ile tezat oluşturur. Sonuç olarak, bu çatışmanın sonucu belirsiz kalır ve yaklaşan tehditler henüz çözüme kavuşmaz.

 

İkinci bölüm     Allegretto

İkinci bölüm, La minörde üçlü bir scherzo veya minuet ve trio formundadır, ancak bir minuet veya scherzodan ziyade bir Ländler’ e daha çok benzemektedir .

İlk bölüm ve tekrarı, oldukça gevşek ve çeşitli bir Ländler melodileri dizisinden oluşur. Bölüm, çellolar ve baslarda ağır, yüksek sesli bir girişle başlar, ardından Mi ♭ klarnet ve Fransız kornosunda daha yumuşak bir solo, daha sonra obualar ve son olarak yaylılar gelir. Bu gelişmenin sonunda, Ländler grotesk ve şişkin hale gelir.

Üçlünün kendine özgü bir armonisi var. Temel pozisyonda I ve VII. dereceler dönüşümlü olarak kullanılıyor, böylece sürekli paralel beşliler ortaya çıkıyor. Etki halk müziğine değil, daha çok “eskimiş” müziğe benziyor.

Tekrar bölümünde, daha önce duyulan bazı kısımlar, başlangıçtaki gibi yüksek sesle ve uzun süre değil, piyano ve staccato tarzında tekrar ediliyor.

Bölüm, kanonik olarak zenginleştirilmiş dört fortissimo bar ile La minörde sona eriyor. Genel olarak, scherzo masumiyetten ve mizahtan yoksun; daha dikkatli dinleme, çok sayıda alışılmadık modülasyon ve ara sıra ortaya çıkan uyumsuzluklar göz önüne alındığında, barışa güvenilmemesi gerektiğini gösteriyor.

 

Üçüncü bölüm     Largo

Şostakoviç bu bölümü , alışılageldiği gibi iki bölüm yerine üç bölümden oluşan Fa ♯ minör kemanlarla başlatıyor. Açılış teması üçüncü kemanlar tarafından çalınıyor. İkinci ve birinci kemanlar yavaşça ekleniyor ve melodiyi devam ettiriyor. Birinci bölümün iddialı trompetlerinden ve ikinci bölümün gürültülü kornolarından sonra, bu bölümde hiç nefesli çalgı kullanılmıyor, bu nedenle sınırlı bir ses yelpazesi mevcut. Bu bölüm, geniş aralıklarla kontrpuan yapan bir çift flüte yerini bırakıyor; bunlardan ikincisi birinci bölümün ilk temasına gönderme yapıyor. Solo daha sonra yaylı çalgılar eşliğinde oboeye geçiyor . Üçüncü bölüm, yavaşça kaybolan bir çelesta solosuyla birinci bölüm gibi sona eriyor. Yaylı çalgılar tüm bölüm boyunca bölünmüş durumda (3 keman grubu, 2 viyola, 2 çello; 2 kontrbas).

Bu bölüm, teslimiyet, yas ve ağıtın bir doruk noktasıdır ve bölümün merkezinde klarnet, ksilofon ve piyano eşliğinde tutkulu bir suçlamaya dönüşür. Aksi takdirde bölüm daha çok oda müziği tarzındadır ve yaylı orkestra tarafından taşınır. Tonlama akıcıdır ve çoğu zaman tanımlanamaz; bireysel seslerin serbest ve bağımsız doğrusal yapısı ön plana çıkar.

 

Dördüncü bölüm     Allegro non troppo

Sonat formundaki Re minör final bölümü, özellikle melodik yapı ve motifler bakımından önceki bölümlerden büyük ölçüde farklılık gösterir. Eserin başlarındaki çeşitli temalar genişletilerek trompetle çalınan yeni bir temaya ulaşılır. Bu yeni tema yaylılara aktarılır ve sonunda eser daha sakin bir hal alır. Geliştirme bölümü çok daha sakin ve huzurludur ve sonunda yerini bir marşa bırakır; burada önceki melodiler timpani eşliğinde bir cenaze ağıtı gibi çalınır. Yeni eşlik timpaniden nefeslilere ve ardından yaylılara geçerken müzik yükselir ve sonunda eser minör tondan majör tona geçer.

 

SANATLA KALINIZ !!!

Taşar ERKOL