Dilara Akay ve Ormandaki Heykel Müzesi

Var olmak, ölüm, kadının güçlenmesi, kültürel ve çevresel hakların eşit ve adil dağıtılması, siyasal baskı altındaki cinsel kimlikler konularında çalışan sanatçı Dilara Akay’ın birçok kadına ilham olacak bir yolculuğu var. Sanatçı, iç gücünü keşfetmek için çıktığı bu sanat yolculuğunda yalnızca kendini düşünen biri olarak kalmıyor, ortak varoluşlar için çalışıyor. “Benim için bir tür sosyal heykel” dediği fiziksel ve sanal mekânlar yaratıyor. Önce İstanbul’un göbeğinde, Çukurcuma’da kâr amacı gütmeyen bir sanat platformu olarak HAYAKA ARTI, sonra sanal dünyada arayuzgaleri.com, şimdi de merkezden uzak bir merkez olan Göcek’teki heykel bahçesi…

Dilara Akay’ın yolculuğu sanat vasıtasıyla kendi iç dünyasını, kadınlığını ve bu coğrafyada bir birey olarak kimliğini keşfetmeye girişmesiyle başlıyor. Toplumsal duyarlılığı son derece yüksek olan Akay, gittiği her yerde ürettiği heykellerin, ilgilendiği konularla ilgili sorular içermesini ve izleyenlere ilham vermesini dileyerek çalışıyor. Göcek’teki heykel bahçesi de şüphesiz böyle bir mekân… Yolunuz düşerse mutlaka ziyaret edin.

Sanata nispeten daha geç yaşta başladın ve bu anlamda çok kadına ilham olacak bir dönüşüm hikâyen var; bize öncelikle kendinden bahseder misin?

Üniversite son sınıftayken çocukluk aşkım ile evlendim, sonrasında hemen anne oldum. Çocuklar ilkokula giderken moda dünyasında aktif olarak çalışmaya başladım. DiceKayek’i yaratırken Paris-İstanbul, dahası iş/aile arasında yoğun git-gellerle geçen yıllar, farkındalığımı yükselterek önceliklerimi sorgulamaya yönlendirdi. Kendimi 30’lu yaşların başında sanatın kollarına atarak iç dünyamı, kadınlığımı, anne olarak bu coğrafyada birey olarak kimliğimi keşfetmeye giriştim ve yolculuk başladı. Hemen arkasından bir süreliğine taşındığımız New York şehrinin hızlı temposunda da devam eden bu sanat yolculuğu sayesinde; hangi dayatmalar, koşullanmalar ve öğreti kalıplarını bilinçsizce içselleştirdiğimle yüzleştim. Ne mutlu ki, bu sayede ne yaptığımı, nerede, hangi zeminde bulunduğumu fark etme ve sorgulama fırsatları elde ettim. Yaratıcı çalışmaların sağaltıcı etkisiyle kendimi keşfederek var etmeye ve samimi/hakiki kalarak bulunduğum çevre ile etkileşim içinde öğrenmeye devam ediyorum.

Yazının devamını okumak için tıklayın