Chevrolet, Skoda farketmez tüm dolmuşlarda ön camın altında ya bir plastik kapta veya iri pelüşün üzerine dizilir, gün içerisinde o banka kasası durumu vaziyeti yerini ortaya karışık hale bırakırdı. Yaz aylarında Adana’nnın bayıltan sıcaklarında gün boyu camın altında güneş yiyen bozukluk madeni paralar gizli bir James Bond silahına dönerdi. Dolmuşcu abiler, amcalar normal bir şeymiş gibi nasırlı elleriyle o bozuklukları para üstü olarak avucunuza bırakırdı yangın bombası misali… Bozukluğun avucunuzun ilk temas ettiği yeri hisssizleştirdigini ve hafif yollu yanık izi bıraktığını 5 dakika sonra 25 kuruşu iki avucunuzda sektirip, göbeğinizde soğutup dolmuştan indikten sonra anlardınız… Bu duruma bir kez düşenler akıllanırlar, uzatılan parayı öyle hemencecik almazlar, boş bulunmaz, sektirmeye hazır beklerlerdi… Adana’ya hasbelkader gelip yaz sıcağında dolmuş parasının üzerini bozukluk olarak alan garibanların hikayesi paragrafın ilk başındaki gibi yaşanırdı aynı ile vaki olarak…