Hayriye Kılınç Gültekin, Hayatın sanatsal dilimleri – Kudret Sönmez

Sanat bazen… İçimizdeki suskun yorgunluğu, yürek skalamızdaki renklerle dinlendirir. Mutluluğun acıyla örtüldüğü bir duygu açmazında, dünü bugüne sıvayıp yarınları resmettirir. Bağrımıza kapanan karanlığı aralayıp göğün kuşağını düşlerimize doladığımızda, umudun gücüyle sarışır sanat.

İşte o vakit, alaca bir tablonun bitiminde yeniden başlar hayat.

 

Hayat ve sanat… Her daim birlikte yarışır.

1965 yılında Adana’da doğmuş Hayriye Kılınç Gültekin… İlk ve orta öğrenimini gördüğü dönemde, yani çocukluk çağlarında tanışmış resim sanatıyla. Onun bu alandaki yeteneğini fark eden öğretmenleri, çizdiği resimleri okul panolarında sergileyerek daha çok özenmesini sağlamışlar sanata.

Ardından, Adana İsmet İnönü Kız Teknik ve Meslek Lisesi Resim Bölümü’nde eğitim alıp başarıyla mezun olmuş ressamımız… Bu bağlamda, bilgi ve deneyimlerini artırmak için, Adana Hacı Sabancı Kültür Merkezi’ndeki çalışmalara katılmış. Uzunca bir süre karakalem/desen tekniği üzerinde yoğunlaşmış. Adana Olgunlaşma Enstitüsü’nde gördüğü eğitimle de iyice pekiştirmiş sanatsal gelişimini.

SANAT, EVLİLİK VE İŞ HAYATI

İş hayatına, Adana’da hizmet veren bir noterlik bürosunda başlamış Hayriye Kılınç Gültekin… Bu arada, evlenip 4 güzel evlat sahibi olmuş. Bir yuva kurmanın sorumluluklarına ve çalışma hayatının getirdiği güçlüklere rağmen resim yapmaya, sanatla bütünleşmeye devam etmiş. Bazı özel atölyelerdeki ortamlara dahil olup, yağlıboya tekniğiyle tablolar üretmiş.

Günü gelince emekli olmuş ve daha çok vakit ayırmaya başlamış resim dünyasına… 2014 yılından bu yana, yurdumuzun çeşitli kentlerindeki karma resim sergilerine katılmış. Etkinliklerde tablolarıyla yer alırken, genellikle yardım amaçlı olanları tercih edip bağışlarda bulunmuş.

HUZUR KAYNAĞI

Ressamımız, sanata dair düşüncelerini şu sözleriyle aktarıyor bizlere:

“Resim sanatı, vazgeçilmez bir parçam oldu artık… İç çatışmalarımı tuvale yansıtırken huzur bulduğumu hissediyorum. Duygularımı, düşüncelerimi resim olarak daha kolay ifade ettiğimi düşünüyorum. Renklerin arasında kaybolmak, beni sonsuz bir güzelliğe götürüyor… Dünyamızda, sanatçıların ve sanatın hak ettiği değeri görmesi, genç yeteneklerin keşfedilmesi ve eğitimlerinin sağlanması gerektiğine inanıyorum. Mesleki birlik ve kuruluşların arttırılması, sanatçıların birbirlerine destek olması bu bağlamda çok etkili olacaktır sanırım. Daha mutlu bir gelecek için, sanat mutlaka gereklidir.”

Sanatın bize uzattığı bütün dallara umutla uzanıp iyisiyle, kötüsüyle dilim dilim paylaşabileceğimiz bir evrende artmaya çalışıyoruz… İçimizdeki sevgi ağaçları çoğaldıkça, mutluluğun hangi bahçede bizleri beklediğini bir toprağı beller gibi öğreniyoruz.