Ormanda bir yürüyüşe çıkmaya ve kendinizle buluşmaya ne dersiniz?
Düzenli fiziksel aktivitenin, yaşam yolculuğumuz boyunca ruh-beden-zihin sağlığımız üzerindeki kazanımlarının çok değerli olduğu tartışılmaz bir gerçek.
Geçtiğimiz günlerde karşılaştığım bir haber, yürüyüşün insan ömrü üzerindeki olumlu etkilerini ele alıyordu. Haber; farklı fiziksel aktivite alışkanlıkları olan bir grup insan üzerinde yapılan araştırmaya göre haftada 150-300 dakika arası orta yoğunlukta fiziksel aktivite yapan insanların ömürlerinin yapmayanlara oranla yaklaşık 11 yıl kadar daha uzun olabileceğini belirtiliyordu.
Araştırmalar böylesi çarpıcı bir gerçeği gözler önüne seriyor sermesine fakat gelin görün ki dünya üzerinde egzersiz yapan kadın, erkek ve çocuk sayısı bir hayli düşük.
Spor, hayatın bir parçası olması gerektiği yerde pek çok insan için sezon başlarken, yeni yılla birlikte veya yaza girmeden ‘başlanan’ bir şey.
Fiziksel aktivite, erken yaşlardan itibaren hayatınızın bir parçası olmadıysa zaman ilerledikçe başlaması daha da zor olan ya da başlandıysa da disiplinle sürdürülemeyen bir külfet halini alabiliyor.
İçinde bulunduğumuz yoğun, ekonomik ve sosyal açıdan pek çok güçlük içeren hız çağında fiziksel aktiviteye zaman ayıramamanın mazeretlerini sıralamak da bir hayli kolay oluyor. Bu ihtiyaç çoğunlukla ‘zaman yok, halim yok, bir spor kulübüne üye olacak bütçem yok’ gibi mazeretlerle geçiştiriliyor.
Halbuki hayatımıza çok fazla çaba gerektirmeyen küçük hareketler eklemek hiç de zor değil. Üstelik bunlar özel bir bütçe de gerektirmiyor. Fakat bunun için önce bazı işe yaramayan alışkanlıklarımızı farkındalıkla bir kenara bırakabilmemiz gerekiyor.
İşe; asansör yerine merdiven kullanmayı tercih etmekle, toplu taşıma araçlarını daha çok kullanmakla, mesafe uygunsa bir yerden bir yere yürüyerek gitmeyi tercih etmekle başlayabiliriz. Hayatımıza katacağımız bu gibi küçük hareketler bile zaman içinde sağlığımız açısından büyük farklar yaratabilir.
Benim tercihim; açık havada yapmayı seçtiğim egzersizlerin yanı sıra, her zaman hayatın önüme çıkardığı bu küçük fırsatları değerlendirmekten ve bu şekilde günlük adım sayımı arttırmaktan yana. Bu anlar aynı zamanda sağlıklı bir bedene sahip olduğum için hayata da şükranlarımı sunduğum zamanlar.
Sağlığınız yerindeyse ve fiziksel bir engeliniz yoksa hayatınıza bu irili ufaklı hareketleri katmamak için bir mazeretiniz olamaz. Yürüyüşü bir yaşam alışkanlığı haline getirmiş ve sayısız faydasını gören bir insan olarak eğer henüz harekete geçmediyseniz bir an önce geçmenizi bu alışkanlığı hayatınıza yaymanızı öneririm.
https://t24.com.tr/yazarlar/ilksen-utlu/omre-omur-katan-yuruyus,47961