Mor Salkımlar /Saniye Akay Demirel

Mor salkımlar nasıl bir metafor olur, aile bireylerini bir salkımla özdeştir, birleştirir salkım sepet sarmaşık olur söz dizeleri Saniye Akay Demirel’in kaleminde .Kemal Erdoğan

Mor Salkımlar

Mor Salkım, çılgın sarmaşık! Sen bir Nisan Şöleni, bir bayram yerisin. Bahçesini şenlendirdiğin evimizde tek bir Nisan bile kucaklaşamadık. Parmak hesabım altı yılı gösteriyor. Biraz toparlanırsak ilk iş sana yetişeceğiz. Dilaracığım, ‘bak giyindik kuşandık, sizi bekliyoruz,’ yazmış fotoğrafların altına. Biz de gelmek üzere hazırlanmıştık ama yine kısmet değilmiş. Geldiğimizde; Eve girişimiz, sedir ağacı kokusu eşliğinde 8 gözle olsun; Hasan, ben, oğullarımız Ziya ve Yusuf Tan 💕ve sonra da sevenlerimiz, sevdiklerimiz. O kadar çok ki şükür! Kahvaltı sofralarında, akşam yemeği hazırlığında; bir arada olmaktan, mangalı yakmaktan, kızgın kömüre biraz da sarımsak, biraz da patlıcan, biraz da kahkaha atmaktan, birbirimizi kızdırmaktan, kadeh tokuşturmaktan, birbirimizden bağımsız ama her birimiz herkese ait o özgürlük ve keyif halini izlemekten çok mutlu ve hepimize, helalinden bir ömür boyu yetecek kadar şükürlü evelallah! iyi ki bizlesiniz dediğimiz- annemiz, kardeşlerimiz, gelin, damat ve eniştelerimiz, yeğenlerimiz, torunlar, çocuklar, amcalar, dayılar, yengeler, halalar, teyzeler, kuzenler, en sevgili akrabalar ve dostlar ve Mami ve Bilgen Abi ve Murat Abi, Ali, Pınar, Orhan, Yasemin, Taylan, Fikret, Önder, Arzu, Antakyalı Mustafa, Barış, Rezan, Canan, Nurper, bizim kızlar. Hepsi de canlarımız. Tabii herkes bir arada değil; planlı, programlı. Ev sahibi yok; bu evde herkes ev sahibi. Herkes iş yapacak, kim hangi yemeği tadına doyulmaz yapıyorsa onu yapacak – nohut, kuru fasulye, bamya, tava, ekşili kabak, başkavurması, sıkma, hünkar beğendi- , o sabah kahvaltı nöbeti kimdeyse o, yumurtaları kişiye özel ve gayet şımartarak yapacak, çarşaf değiştirecek, yıkayacak, asacak, alış verişe gidecek, evi toparlayacak, kuş seslerini dinleyecek, yürüyüşe çıkacak, hangi köşede kimle tanıştı anlatacak, bir köşede kitabını okuyacak, kozalak toplayacak – fakat ben boyayacağım- selam verdiği kaplumbağayı anlatacak, salataya gelince tabii ki Yusuf en artiz haliyle en lezzetli en yaratıcı karışımlarını hazırlayacak, ara sıra annesine babasına Adanalı Seyhan Abi olarak konuşacak; Ziya bir köşede senaryo yazacak, sık sık zoom toplantıları yapacak, konuşmalar o kadar ciddi olacak ki kahvesini önüne usulca koyup sıvışacağım. Yazlık ev dediğin başka nedir ki? Sevdiklerinle bir hoş seda! Altı yıldır; bu hayal benim💜Dileğim hep 8 gözle. Yavrum, kuzum, güzel kokusunda huzur bulduğum Hasan, anahtarı evin kapısına sokacak; biz bavulları ve benim akla hayale gelmez getirdiklerimi alıp yuvaya gireceğiz. Şunları getirmesen olmaz, değil mi diyecekler. Kızgın kızgın. Olmaz diyeceğim. Buzlu bir cola ya da sade bir kahve ile gönüllerini alıp mor salkımlara göz kırpacağım.