Çağdaş edebiyatımızın usta kalemlerinden Ayfer Tunç ve Murat Gülsoy’un 2013’ten bu yana Diyaloglar adı altında gerçekleştirdikleri buluşmaların video kayıtlarından derlenerek yayıma hazırlanan, farklı coğrafyaların ve zamanların edebiyatlarıyla sanata, teknolojiye, tarihe, günümüzden geleceğe bir köprü oluşturarak kendini çoğaltan kaynak bir metin niteliğindeki Dünya Edebiyatı Üzerine Diyaloglar ile kapağımızda. Gamze Akdemir’in söyleşisi…
– Çağdaş edebiyatımızın usta kalemlerinden Ayfer Tunç ve Murat Gülsoy’un 2013’ten bu yana Diyaloglar adı altında gerçekleştirdikleri buluşmaların video kayıtlarından derlenerek yayıma hazırlanan, farklı coğrafyaların ve zamanların edebiyatlarıyla sanata, teknolojiye, tarihe, günümüzden geleceğe bir köprü oluşturarak kendini çoğaltan kaynak bir metin niteliğindeki Dünya Edebiyatı Üzerine Diyaloglar (Can Yayınları) ile kapağımızda.
“Diyaloglar dizisine başladığımızda önceliği bizi biz yapan yazarlara verdik. Ardından az bilinen başyapıtlar olarak nitelediğimiz bir diziyle devam ettik. Sonra edebiyatın genç kaynaklarına yöneldik. Dünya edebiyatından genç veya Türkçeye yeni çevrildiği için genç saydığımız yazarları mercek altına aldık.” diyen Ayfer Tunç ve Murat Gülsoy’la “iki kişilik bir çalıştay” olarak niteledikleri Diyaloglar’ı konuştuk, düşün fırtınalarının izini sürdük. Gamze Akdemir’in söyleşisi…
– Üçüncü sayfamızda, “Roman yazmak, kurallarını kendin koyduğun, biçimleyip oynadığın bir söz oyunudur. Yazdıkça gelişen, dönüşen, biçimden biçime geçen bir oyun!” vargısını açımladığı ‘Roman yazmak bir oyun!’ başlıklı yazısıyla Feridun Andaç yer alıyor.
– Olcay Mağden, Andreas Steinhöfel ile yaşadığı yere sığamayan, geçmişinden kaçamayan ve tercihlerine yönelik saldırılara karşı kendini savunmaktan başka çıkar yol bulamayan Phil’in darmadağın yaşamına geniş bir parantez açtığı, bir delikanlının yetişkin ve olgun bir bireye dönüşme sürecini ele aldığı çok katmanlı romanı Dünyamın Merkezi’ni (Çev. Olcay Mağden / DeliDolu Yay.) konuşuyor.
– Gültekin Emre, ekmeğin tarihteki yerinin mitolojiden günümüze derinlemesine ele alındığı; sosyoloji, felsefe, sanat, ve edebiyattaki yansımalarının da sunulduğu kolektif bir emeğin ürünü Her Yönüyle Ekmek (İstanbul Büyükşehir Belediyesi Yay.) adlı incelemeyi merceğe alıyor.
– M. Sadık Aslankara, ‘Kadın yazarın kadın cumhuriyeti…’ başlıklı yazısında; Peride Celal (Gecenin Ucunda / h20 Kitap), Yasmina Reza (Ne Mutlu Mutlulara / Can Yay.), Gonca Ataç’ın (Ah / Edebiyatist) yapıtlarını irdeliyor.
– Necdet Neydim, ‘Bilimkurguda Jules Verne’lerin vazgeçilmezliği üzerine..’ başlıklı yazısında; Tanzimat Dönemiyle başlayan modernleşme sürecinde çocuk edebiyatının fazlasıyla önemsendiğini ancak edebiyat dizgesinde çocuk edebiyatı ürünü bulunmadığı için çeviriden yararlanıldığını ve bu konudaki öncü çalışmaların önemli bir bölümünün bilimkurgu metinler üzerine olduğunu ve 1860’larda başlayan bu sürecin varlığını hâlâ değişmeksizin sürdürdüğünü imliyor.
– Y. Bekir Yurdakul, Gilles Abier’in sabrın, inceliğin, anlayışın, paylaşmanın değerini vurgularken, doğanın hükmedeni değil parçası olduğumuzun da altını zarafetle çizdiği kitabı Hediye Tohum’u (Çev. Elif Aksu Kaya / Uyurgezer Yay.) ve Hasan Karaca’nın yazıp resimlediği, kahramanı Dantel ve “İnsan özgürlüğün ne olduğunu anlamak için yolculuk yapmalıdır” diyen kukla ustası büyükbabasının yolculuğunu anlattığı Kuklacı’yı (Yakın Kitabevi) merceğe alıyor.
– Emek Yurdakul’un hazırladığı güncel çocuk kitapları seçkisi Güncel, Mustafa Başaran’ın hazırladığı Bulmaca ve kısa tanıtımlarımız ile de düşün trafiği sürüyor!
İyi okumalar…
Gamze Akdemir
Kitap Dergi, Yarın gazeteniz Cumhuriyet’le birlikte…
Kaynak: www.cumhuriyet.com.tr