Türkiye’de politik sinemanın temellerini atan, senarist, yönetmen, yazar ve aktör kimliğiyle Türk sinemasında bir kilometre taşı olan Yılmaz Güney’in, yakın tarihi derinden etkileyen projeleri, sineması ve ağırlıklı olarak Fransa’da geçen son yılları ele alınıyor.
Güney ömrünün on yılını cezaevlerinde geçirip, 1981 yılında Isparta Yarı Açık Cezaevi’nden kaçarak, hayatının son yıllarını geçireceği Paris’e gitti. Güney’in, Fransa’da bir sinemacı olarak gördüğü değer, 1982 Cannes Film Festivali’nde, ‘’Yol’’ filmine Altın Palmiye’yi getirdi.
Belgesel, Fransa ve Türkiye arasında Yılmaz Güney vasıtasıyla bir köprü inşa ederek Paris’te Güney’in izini sürerken, ”Duvar” filminin çekim sürecini, Güney’in siyasi mücadelesi ve sineması ekseninde etkilediği hayatları ve 12 Eylül sonrası ülkesini terk etmek zorunda kalan, Fransa’ya göçmen olarak gelmiş, Güney’in çevresinde yer almış, dostları ve çalışma arkadaşlarının hikayelerine, bu serüven içinde yolları bir biçimde kesişmiş olan sürgün insanlarının yaşam öykülerine de ışık tutuyor.