Efsane fotoğrafçı Lütfi Özkök’ün ardından Doğan Hızlan ve Oray Eğin’in yazıları

94 yılık dolu dolu bir hayat / Oray Eğin

GEÇTİĞİMİZ günlerde Stockholm’de yaşayan Lütfi Özkök uykusunda hayata veda etti. 94 yaşındaydı ve İstanbul’da başlayan hayatı İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra yerleştiği ve evi olan Stockholm’de son buldu. Özkök, şair ve çevirmenliğinin yanı sıra dünyaca ünlü bir fotoğraf sanatçısıydı. Çektiği edebiyatçı portreleriyle dünyada isim yapmıştı; bir ara Nobel Ödülü’nü kimin kazanacağını onun çektiği fotoğrafların belirlediği bile söyleniyordu. Uzun yıllar Yaşar Kemal’in Nobel alamadığı için onu suçladığı şehir efsanesi olarak dillendiriliyordu.

Stockholm’deki Nobel Müzesi’nde özel bir alanda edebiyatçı portreleri sergilenen Özkök’ün kamerasına yazarlar Nobel almadan önce poz vermişti. Sartre, Marquez, Neruda, Paz çektiklerinden sadece bazıları. Arşivinde 1500’den fazla edebiyatçının portresi var.

Nâzım Hikmet’in en bilinen fotoğrafını da o çekmişti, münzeviliğiyle bilinen Samuel Beckett’in nadir fotoğraflarından en tanınanını da. Bu fotoğraf Steve Jobs’ın Apple’daki yeniden doğuşunu simgeleyen meşhur “Think different” reklam kampanyasında da kullanıldı.

Özkök önemli bir sanatçı olmasının ötesinde annemin amcasıydı.

Birkaç sene önce Brooklyn’de Paul Auster’la sohbet ederken “Vertigo” romanının arka kapağındaki Özkök’ün çektiği portresinin en sevdiği fotoğrafı olduğunu söylemişti.

 

Yazının devamını okumak için tıklayın

 

Fotoğrafın Ozanı Lütfi Özkök hayata veda etti

Dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Lütfi Özkök önceki gece İsveç’in başkenti Stocholm’deki evinde hayata veda etti.

Dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Lütfi Özkök önceki gece İsveç’in başkenti Stocholm’deki evinde hayata veda etti.

94 yaşındaki usta fotoğrafçı başta Nâzım Hikmet olmak üzere birçok ünlü ismin portrelerini çekmiş ve eserlerindeki estetik düzeyin yüksekliği nedeniyle “fotoğrafın ozanı” olarak anılagelmişti. 1951 – 2001 yılları arasında Nobel Eedbiyat Ödülü kazanan yazarların 32’sinin portresini çeken Özkök, “Nobelin portrecisi” olarak da tanınırdı.

Yazının devamını okumak için tıklayın

 

 

Lütfi Özkök’ün ardından / Doğan Hızlan

İYİ fotoğrafçı Lütfi Özkök de aramızdan ayrıldı.

Fotoğrafın şiirsel bir uğraş olduğunu, portre fotoğrafları ile ispatladı.

Onu son kez Orhan Pamuk’un Nobel Edebiyat Ödülü’nü aldığı yıl gördüm.

Editörü Feridun Andaç beni Stockholm’deki evine götürmüştü. Masasının üstü, duvarlar, notlar ve fotoğraflarla doluydu. Dinç görünüyordu.

Ölümünün ardından Dünya Yayınları arasında çıkan iki kitabını yeniden inceledim. Bir kitabının adı Portreler-Türk Edebiyatına Dönemsel Bakış, diğeri de Lütfi Özkök Objektifinden Nobel Ödüllü Edebiyatçılar başlığını taşıyordu.

 

Yazının devamını okumak için tıklayın