Fotoğraf Adania Tanrısı Tarhunda
Dünya genelinde kutlanan Müzeler Haftası bugün başlıyor. Uluslararası Müzeler Haftası 18 Mayıs – 24 Mayıs günleri arasında devam etmekte olan sergilerin yanı sıra çeşitli atölye ve sunumlarla müzelerimizde kutlanacak.
https://kvmgm.ktb.gov.tr/TR-44055/adana-muze-mudurlugu.html
Adania’nın Tanrısı Tarhunda’yı Ziyaret
Tarhunda’yı anlatmadan önce size Adania’dan bahsedelim.. İçinizden bazıları yahu Adana tamam da, “Adania nedir?” diye sorabilir. Adania; Adana’nın bilinen en eski ismidir. O kadar eskidir ki, bu özelliği Adana’ya “İsmi değişmeden kalan en eski kent” unvanını kazandırır. Adania isminin ne kadar eski olduğuna gelince biz sadece bilimsel verilere önem veririz. En Eski Kent Hitit kralı I. Arnuwanda’ya ait ve MÖ 1550 yılına tarihlenmiş bir kitabede, kralın; “Adania diye bir kentle savaştım, kentin önünden bir nehir akıyordu, nehrin üzerinde de bir köprü vardı” diye yazması o verilerden biridir. Dikkat ederseniz o kitabe “…önünden bir nehir akıyordu, nehrin üzerinde de bir köprü vardı” diyerek, az çok Adania’nın yerini de tarif etmiştir. Bu tarif Adana’nın en eski yerleşim yeri olan Tepebağ’a cuk oturmaktadır. Bu arada Arnuwanda’nın kitabesine daha şüpheci yaklaşan kişiler de olabilir. Önünden nehir akan birçok kent var. Nehir ve kent varsa köprünün de olması beklenir, belki de Adania ile Adana aynı yer değil!” diye itiraz edebilirler.
Adania Tanrısı
İşte o zaman Adania Tanrısı Tarhunda’nın, Adana Arkeoloji Müzesi’nde bulunan devasa heykelini ikinci veri ve kesin kanıt olarak sunmak zorunda kalabiliriz. Sunabilmek için de Tarhunda’yı bizim görmemiz ve incelememiz lazım. Tarhunda aslında bir Hitit tanrısı. Anamur’dan Amanoslar’a kadar uzanan bölgenin o zamanlar ki (4000 yıl önceki) ismi olan Kizzuwatna Krallığı da Hititler’e bağlı federal bir devlet. Dolayısıyla da tanrılar ortak. Büyük Hitit Devleti yıkıldıktan sonra ise; Geç Hitit Devletleri dediğimiz küçük devletlere bölünüyor. Adana’da da Kizzuwatna krallığı hüküm sürüyor. Tarih aşağı yukarı 800… Milattan önce 800 ama. İşte Tarhunda Heykeli bu döneme ait.
Arabalı Tanrı
Adana Müzesindeki “Arabalı Tarhunda Heykeli” çok ama çok önemli bir heykel. Boyu iki metreyi geçen heykel, boğaların çektiği bir araba üzerinde ayakta duran fırtına tanrısını temsil ediyor. Heykelin görsel güzelliği yanında, kitabesinde “Ben Adania’nın tanrısıyım” diye yazması da önemini artırıyor. Tarhunda’nın; Adana’nın Yüreğir ilçesi Cine Köyün de bir tarlanın içinde bulunduğunu düşünürsek, Adania ile Adana’nın aynı yer olduğunun kanıtını da bulmuş olmamız, ayrıca önemli. Tarhunda’yı görmek maksadıyla ziyaret edeceğiniz Adana Arkeoloji Müzesi’nde, en az onun kadar önemli birçok eseri de görüp zenginliğinizi arttıracağınızı umuyoruz.
Adana Arkeoloji Müzesi’nin Paraları
Adana Arkeoloji Müzesi özellikle sikke yani tarihî para koleksiyonu açısından çok önemlidir. Çünkü yörede yaşam sürmüş Tarsus, Anavarza ve Aegea (Ayas-Yumurtalık) kentleri kendi adlarına para bastırma yetkisine sahip, büyük şehirler yani metropollerdi. Dolayısıyla buralarda bastırılan paralar Adana Arkeoloji Müzesi’nde toplandı.
Görülmesi Gereken Beş Önemli Eser;
Dağ Kristali Heykelciliği; Geç Hitit Dönemi’ne aittir, yontma tekniğiyle yapılmıştır.
Akhilleus Lahti; Tarsus kazılarında çıkarılan, Troya savaşlarını yüksek kabartma biçiminde betimleyen “Akhilleus Lahti” Roma dönemine aittir.
Antropoid Lahit; Eski Mısır inancına göre, mumyanın dışındaki lahite ölen kişinin vücut ve yüz betimi işlenmiş, böylelikle kişinin ölümsüzleştiğine inanılmıştır. Bu eser Roma dönemine aittir.
Romalı Senatör Heykeli; Adana’nın Karataş ilçesinde yer alan, Magarsus Antik Kenti’nden çıkarılan, insan boyutundaki bronz Karataş Heykeli’nin şair, politikacı ya da soylu birine ait olabileceği düşünülmekte; halk ise heykeli “Romalı Senatör” olarak adlandırmaktadır. Romalı Senatör Heykeli de bölgemizde yaşanmış olan Roma dönemi ihtişamına işaret eder. Böylesine önemli bir buluntuya sahip olmak bir ayrıcalıktır.
Taş Köprü Kitabesi; Kitabenin ortasında yer alan oval bir çelenk içerisinde, Osmanlı Padişahı Sultan Abdülmecid’in tuğrası ve dallarıyla bir papatya çiçeği işlenmiştir. Kitabe de ise Sultan Abdülmecid’in köprüyü sağlamlaştırmak adına tamir ettirdiği yazılmaktadır.
Biliyor musunuz?
Tarihi Milli Mensucat Fabrikası, yakın zamanda altı farklı müzeyi çatısında toplayacak bir müze kompleksine dönüşecek. Bunlardan ilki, Adana Arkeoloji müzesi 2017’de hizmete girdi ve 50 binden fazla objeye sahip. Müze kompleksi içerisinde açılacak diğer müzelerse, Kent Müzesi, Tarım Müzesi, Sanayi Müzesi, Etnografya Müzesi, Çocuk Müzesi ve Mozaik Müzesi olacak. 1907’den bu yüzyılın başına kadar kullanılan Milli Mensucat Fabrikasında ünlü yazar Orhan Kemal bir dönem memur olarak çalışmış, Bekçi Murtaza romanına da esin olmuştur.
* Müze Kart 300’den fazla müze ve ören yerine 1 yıllık giriş hakkı tanıyan Müze kart birçok büyük müze gişesinde 70 TL karşılığında satın alınabiliyor. Tek giriş 12 TL.
Adres: Döşeme Mahallesi Ahmet Cevdet Yağ Bulvarı No:7, 01060 Seyhan
Telefon: (0322) 454 38 57
Kış Dönemi: 08.30 – 17.00
Yaz Dönemi: 09.00 – 19.00
Pazartesi günleri kapalı