Biz Adanalıların en çok bildiği AMAN ADANALI CANIM ADANALI Türküsünün gerçek hikayesini sizlerle paylaşmak istiyorum.20 yüzyılın başlarında Erenköylü Ruhiye hanım (bazı kayıtlarda Rukiye diye geçer)ADANALI Yegenizade Sadi bey”e Aşık olur.Ruhiye hanım bir türlü aşkını kimseye açamaz ve Aman Adanalı diye türküler söyler.Türkü dilden dile dolaştıkca bu gizli aşkın söylentiside dillerde dolaşır.Saraya kadar ulaşan bu aşk hikayesinden Ruhiye hanımın babası Tersane Nazırı Muhittin Paşanın da haberi olur. Dedikodulardan rahatsız olan Paşa kızını evden çıkarmaz, bir süre sonra Saraydan gelen telkin üzerine Kuleli Askeri lisesinde öğretmen olan ADANALI Sadi bey ile kızını evlendirir.Düğün Erenköydeki konağın bahçesinde yapılır,Ve sabaha kadar AMAN ADANALI türküsü söylenir.Evlendikten sonra Sadi bey çapkınlıklarına devam eder.Muhittin Paşa Ruhiye hanımı Sadi bey”den ayırır. Sadi bey daha sonra iki kez evlenir.Ruhiye hanım üzüntüsünden kanser olup 35 yaşında vefat eder.Ruhu şad olsun.1998 yılında ABD nin Pensilvaniya kentinde düzenlenen Müzik ve Folklor FestivalindeABD’li müzisyenler Türkiye bölümünde Bu türküyü çalıp söylemişler.Nedeni sorulduğunda Türkiye ile ilgili tek bu türküyü bildiklerini söylemişlerdir.Bu da gösteriyorki bu türkü sadece Türkiye de değil, dünyada biliniyor ve seviliyor.Türkünün sözleri Adananın yolları taşlık Yok cebimizde beş para harçlıkElden gittide kahpede gençlikAgam ADANALI, Paşam ADANALI Evde duramıyom, sana dadanalı Sebebim sen oldun, güzel delikanlı Hey Güllü hele hele Güllü Peştemalı püsküllü Peştemalı püsküllü Adananın bayırına Agam åt çıkardım çayırına Anam Babam hayrına Nakarat Adananın yolları taştan Sen çıkardın beni baştan Hem Anadan hem kardaştan Nakarat
Sadi bey ve Ruhiye hanımın fotoğrafları.Fotoğraflar alıntıdır.