Dünyadaki çoğu insan, haberdar olduğu halde uygulayamadığı için sınıfta kalıyor “carpe diem; an’ı yakala” dersinden. Sonra, ziftin pekini yemiş gibi hissediyor bazılarımız. Oturup karanlığa, ıskalayıp da geçmişine gömdüğü hatıralarından kalma bir ışık arıyor… An bir türlü yerinde durmuyor, yakalayamıyor insan… Bu defa başlıyor geleceğin kaygılarına takılmaya. Şu ziftin peki denilen şey ye ye bitmiyor. Hayat, Kayahan’ın şarkılarındaki gibi “katran karası” oluyor, “hüzün tünelleri”ne filan giriliyor. “Tünelin ucundaki ışık” yanıp yanıp sönüyor, fakat karanlık bir türlü bitmiyor. Geriye dönüşse, bir saliselik “an” için bile mümkün olmuyor.
İşin iyi tarafı… Hissetmesini başarabilenler, en güzel an’ı; bir tuvaldeki resme yayılan bezemede, bağlamanın tellerini çığırtan tezenede veya herhangi bir dala konup üreten sanatçıya ilham veren “muse”de yakalayabiliyor. Fakat fırsatları kaçırmayı meleke edenlere, evrendeki bütün yıldızları torlayıp toplayıp versen kucaklayıp bağrına basmayı bilmiyor.
***
İçindeki sanat sevgisini keşfetmesi sayesinde an’ı yakalayabilenler arasında yer bulan Ressam Yazar Hatice Güvel, 1950 yılında Kadirli’nin Gaffarlı Köyü’nde doğmuş. Kültür ve sanat hayatının ekseninde çok yönlü emekler harcayarak kariyer edinmiş… Halen, Adana Ressamlar Derneği ve Adana Çukurova Güzel Sanatlar Derneği üyeliğinin yanı sıra, Adana Kültür ve Sanat Derneği Yönetim Kurulu’nda sürdürüyor çalışmalarını. Geçmişte Adana Ressamlar Derneği Başkanlığı görevinde de bulunan Güvel, uğraş verdiği alanlarda pek çok ödüle layık görüldü.
FESTİVAL VE SERGİ
13 -16 Mayıs günleri arasında Çukurova’nın doğusunda uluslararası bir etkinlik düzenlendi… Kadirli Vakfı’yla Avrasya Sanat Kültür Edebiyat ve Bilim Dernekleri Federasyonu’nun (ASKEF) işbirliğiyle, Kadirli’de gerçekleştirilen Uluslararası Kültür ve Sanat Festivali yöredeki hayatı renklendirdi. Geniş kapsamlı etkinliğin sanatsal bölümü, Kadirli Kent Müzesi’nde Kırgızistan ve Azerbaycan’ın da aralarında bulunduğu 8 ülkeden 50’ye yakın sanatçının tablolarıyla biçimlendi. Hatice Güvel, konuya ve sanat anlayışına dair şu bilgileri verdi:
“Kadirlili ressamlar olarak arkadaşım Serpil Sesli’yle birlikte sergiye yürek verdik. Ayrıca diğer sanatçıların resim, fotoğraf ve seramik çalışmaları etkinliği zenginleştirdi. Açılışı, Kadirli Kaymakamı Sayın Vehbi Bakır yaptı. Çeşitli kurum ve kuruluş yöneticilerinin yanı sıra sanat dostlarının da katıldığı sergi yoğun ilgi gördü.
Resimlerime gelirsek… Daha çok kadın ögeler kullanarak onları şiirsel bir dille tuvallere aktarmaktayım. Soyutlamalar yaparak, enerjik leke düzenleri kurmayı benimsiyorum. Suluboya, karakalem ve pastel çalışmalarım olsa da, resimlerimde çoğunlukla yağlıboya kullanmaktayım. Ayrıca batik, ebru ve hat yazı çalışmaları da yaptım.”
EDEBİYAT HAYATI
“1962 – 1963 yıllarında, Kadirli Ortaokulu’nda çıkarılan Heybe dergisinin hazırlanmasında görev alarak edebiyat hayatına girdim… Öykü, şiir, anı yazıları ve derlemeler yaptım. Yıllarımı vererek derlediğim ağıtları, ‘Ağıtlar Duyguların Sesi’ adlı kitabımda sundum. Kitabın genişletilmiş ikinci baskısı, 2016 yılında ‘Sönmeyen Ateş Ağıtlar’ adıyla yayımlandı. 1945’te askerde ölen Ağabeyim Tufan Güvel’in şiirlerini derleyerek, ailesinin şiirleriyle harmanladım. Bir aile albümü şeklinde, ‘Tufan Güvel, Şiirleri ve Ailesi’ adıyla yayımlandı. Ayrıca, Ağabeyim Mehmet Güvel’in şiirlerini de derleyip kitaplaştırdık. Halen basıma hazır anı, şiir, öykü, yöresel fıkralar, masallar ve aile soy kütüğü çalışmalarım bulunmaktadır.”
***
Ve bazen… An’ı yakalamak yerine anıları yakalamak daha iyi geliyor kimimize. Buruşturup attığımız yılları sanat yordamıyla düzeltmek, dertlerimize deva oluyor belki de.
