Bu Gün Cumhuriyet Kitap

Sevmekten ve sormaktan korkmayan, yaşamın her kesiminde etkisini sürdüren derin acılar karşısında ayakta kalma istenciyle yazarak şiir okyanusuna gürül gürül akmış ölümsüz ustamız Şükran Kurdakul kapağımızda. Öner Yağcı’nın yazısı… Kitap Dergi, YARIN gazeteniz Cumhuriyet’le birlikte…

“Sevmekten ve sormaktan korkmayan”, bir vazgeçilmezlik olduğuna inandığı şiirlerini “yaşamın her kesiminde etkisini sürdüren derin acılar karşısında ayakta kalma istenciyle” yazarak gürül gürül aktı şiir okyanusuna.

İzmir’in İçinde Amerikan Neferi (1965) ve Halk Orduları (1969) kitaplarındaki şiirleri toplumsal ve siyasal kavgayla buluştu. Antiemperyalist coşkularla dolu bu şiirleriyle yükselen toplumsal muhalefetin saflarında, önlerindeydi. Sabrı ve çoğalmayı öneren dizelerle dolu olan ve çoğu hapishanede yazılmış olan bu şiirler, onun şiirindeki biçim-içerik birlikteliğinin de ilk ürünleriydi.

Edebiyatımıza katkıları 1970’li yıllarda öyküleriyle de sürdü. Öykülerinde, yaşananların, çağın tanığı olmak kaygısıyla emeğin yüceliğini savunan, emekten yana bir düzenin özlemiyle yanan ve böyle bir düzenin gerçekleşmesi için savaşım veren bir yazarın izlenimleri ve tanıklıkları vardı.

Şairler ve Yazarlar Sözlüğü’nde (1972), siyasal iktidarlara ters düşen, anlayışlarından dolayı daha önce yer almayan edebiyat adamlarımızın yaşamöykülerini, yapıtlarını “sansürsüz” sundu.

Bir başka ölümsüz, İlhan Selçuk ağabeyimiz onu “Pencere”sinden şu sözlerle uğurlamıştı: “Toplumculuk elbette bireycilik değildir; ama bireyin toplumculuğu, en çaresiz koşullarda bile insana umut aşılayan bir soyluluğun göstergesidir… Toplumculuğu sade ve gösterişsizdi; tenindeki gözenekleri gibiydi, bedenini sarmış, içine işlemiş, yüreğine aşılanmıştı… İnsanın insan gibi yaşamasında herkese örnek göstermek gerekiyorsa, onun heykelini yapıp kentin en kalabalık meydanına dikmeli…” (Cumhuriyet, 17 Aralık 2004).

Şükran Kurdakul (23 Mart 1927 / 15 Aralık 2004) kapağımızda. Anısına sonsuz saygıyla… Öner Yağcı’nın yazısı…

– Üçüncü sayfamızda, eğitbilim konusunda aydınlatıcı kitaplarıyla, okuma kültürünü eğitimin temel konusu sayan, kitabın yaşamdaki yerini bilimsel boyutuyla belirlediği “Çocuk ve Kitap” başlıklı yazısından hareketle Prof. Dr. Sedat Sever’i merceğe aldığı “Kitapla bütünleşme…” başlıklı yazısıyla Adnan Binyazaryer alıyor.

– Feridun Andaç, “Anlamın, anlatının peşinde” başlıklı yazısında, kısa süre önce yayımlanan Kenet (Eksik Parça Yayınları) başta olmak üzere Hakan Akdoğan’ın romanlarını irdeliyor.

– Necdet Neydim, “Bir eğitimcinin gözünden yaşam deneyimleri!” başlıklı yazısında, eğitimci yazar Müjdat Ataman’ın eğitim sürecinde yaşadıklarını, deneyimlediklerini, gözlemlediklerini ve akademik çıkarımlarını ortaya koyduğu Yaratıcı Türkçe Dersleri (Elma Yayınevi), 112 Öğretmenliğime Notlar (Elma Yayınevi), Açılın Ben Öğretmenim (Elma Yayınevi), Açılın Ben Çocuğum (Elma Yayınevi), Ağlamıyorum Gözüme Eğitim Kaçtı (Doğan Kitap), Eyvah Okuldan Arıyorlar (Kronik Kitap) adlı yapıtlarını inceliyor.

– Rıza Kıraç, usta yönetmen yazar Semir Aslanyürek’in açık sözlü ve içten dille kaleme aldığı anılarının ilk kitabı Rüya Gibi (h2o Kitap) ve ikinci kitabı Kâbus Gibi’yi (h2o Kitap) inceliyor.

– Y. Bekir Yurdakul, Tiny Fisscher’ın, “Hayatı, dünyayı nasıl algılıyor, yakın ve uzak geleceği nasıl görüyoruz? Bunca soruna karşın çözüm ya da umut içimizde bir yerlerde mi? Değilse dağlar ardında mı?” sorularının yanıtlarına yer yer mizahi bir dille ulaştırdığı Çadırda Bir Yıl’ını (Çeviren: Ömür Akyüzlü Lüker / Uyurgezer Yayınları) merceğe alıyor.

Tarık Dinç, Alper Bilgili’nin evrim tartışmalarının Osmanlı’da ve Dünya’da nasıl karşılandığını işlediği Darwin ve Osmanlılar (Timaş Yayınları) adlı çalışmasını inceliyor.

– Kısa tanıtımlar ve Mustafa Başaran’ın hazırladığı Bulmaca ile de düşün trafiği sürüyor!

İyi okumalar…

Gamze Akdemir

Kitap Dergi, YARIN gazeteniz Cumhuriyet’le birlikte…

Unutmayın; her gün Cumhuriyet, her perşembe Cumhuriyet Kitap Dergi okunur!