Tarihçi Cezmi YURTSEVER’in açıklamaları kitabın kısa özetidir:
“Ramazanoğulları Beylik dönemi ve Osmanlı’nın ilk zamanlarında Türkler ve farklı etnik ve dini topluluklar arasında barış içinde bir arada yaşamanın verdiği mutluluğu gördüm. Fransız gezgin Langlois’in 1850’li yıllarda Çukurova’yı sömürge yapmak üzere gelişini, 1895 tarihinde Ermeni Hınçak Komitesine bağlı kadın militanların Maraş yakınlarında Zeytun’da tutsak 414 Osmanlı askerini köprü başında balta ve silahlarla öldürmeleri ile ilgili belgeleri okuduğumda dehşetle irkildim. 1909 Adana İç Savaşı, 1915 Tehcirinde Türkler ve Ermenilerden yüzbinlerce insanın sürgün ve göç olayında yaşadıkları acıları Osmanlı Arşivindeki gizli belgelerden öğrendiğimde insanoğlunun siyasi ön yargılarla neler yapabileceklerini gördüğümde üzüldüm.
Fransızların 1919-1921 yıllarında süren Kilikya işgalinde yaşanan önemli olaylar; Adanalılların Feryatnamesi, katliamlar ve sonrasında Mustafa Kemal Kuvayı Milliyecilerin verdiği destanlaşan vatan mücadelesi ile ilgili Adana Valiliği gizli belgelerini görerek yazdım BİR DESTANDIR ADANA’NIN KURTULUŞU kitabını. Bir dedenin torununa anlatacağı bir hatırasının olabileceğini düşünerek…
Onca yaşanan olaylar sonrasında kendi vicdanında tarihi sorgulayarak insanlığa kalıcı barışın sağlanması gerektiğini düşünerek seslenmek istedim.”