SANAT, SADECE SANAT İÇİNDİR…MİNE LİMAN

SANAT, SADECE SANAT İÇİNDİR…

Bugün sizi kreatör, sanatçı ve heykeltraş Nicolas Lavaranne ile buluşturmak istedim.

Neden mi?

Ülkemizde heykeller bir bir sökülüp kaldırılırken, vücutlarının bazı bölgeleri kapatılırken, Fransa’ da, Cote d’ Azur kıyısındaki liman kenti Antibes ‘ teki heykellere bakınca, ülkemizdeki sanata bakış körlüğüne içim sızladı.

 

Ayrıca Lavaranne ‘ in öyküsü de, bir insanın arzularının peşinden koşmasına iyi bir örnek.

 

Babası yağlıboya ile resim yapan bir ressam. Ancak kendisinde böyle bir yetenek göremiyor ve mekanik tasarım okuyor. Motosiklet endüstrisinde birkaç yıl çalıştıktan sonra kendisine soruyor, ‘ ben ne yapmaktan hoşlanıyorum ve neler yapabilirim?’

Ve elinden her iş gelebileceğini farkedip, 10 yıl mobilyalar için süsleme yapıyor. Ve birgün ahşaptan heykel yaparken buluyor kendini. Ve kendine yaratılış ve sanatla ilgili bir soru yöneltip, bunun kendisini hayatla uzlaştırdığını farkediyor. 23 yaşında heykel yapmaya başlıyor, ve nereye gittiğini bilmeden, deneme yanılma yöntemi ile önce ahşap, sonra alçı ve mumu keşfediyor. Çok umutsuz günler geçiriyor, başarısızlıkları oluyor. Ama vazgeçmiyor ve sonunda bronz ile heykeller yapmaya başlıyor. 33 yaşında heykeltraş oluyor.

 

‘’Benim için heykel; bir boşlukta değil, bir mekanda yaşamak isteyen nesnedir.

Genellikle heykellerle özdeşleşiyorum. Benim hassasiyetimi dile getiriyorlar. Ben onlardan biriyim, hikayemi anlatıyorlar. Ancak sanat bir aynadır ve ona bakan herkes, sanatsal bir ifadeyle kendisine ne getirdiğini bulacaktır. Ona bakan, kendisini eserle bir şekilde tanımlar. Eğer yapmazsa, çalışma onun duyarlılığına karşılık gelmez ”

 

Antibes’ i gezerken, birden bire karşınıza çıkıyor bronz heykeller. Çarşısında gezinirken, başınızı kaldırdığınızda bir adam tepenizden size bakıyor. Birden bir parkın içinde, ve ona dokunuyorsunuz. Ve bir de gökyüzüne yükselen 2 metrelik bronz adam var ki, çok ağır bir metalin sanatla buluşunca nasıl kuştüyü kadar hafiflediğini görüyorsunuz.

 

Çok ödüller almış, ancak son derece mütevazi, hayatı basit yaşayan, 64 yaşındaki Lavaranne ‘in bir sözü onun heykellerine duyduğu aşkı ve inanışı anlatıyor.

‘Beni ilgilendiren tek heykel, henüz yaratmadığım heykeldir. ‘

Amerika’ da yapılan binaların önlerinde heykeller görürsünüz. Bunu devlet zorunlu kılar. Binanın yapım bütçesinin %10’ unu kadar tutarını, yatırımcı sanata ayırmak zorundadır.

Benim güzel ülkemde ise, sökmek için zorunluluklar koyuluyor.

‘Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir.’ Mustafa Kemal Atatürk

Sanatına ve Sanatçına sahip çık Türkiye…