Kudret Sönmez ”Renkler” Sanatın bağrında çocuk olmak –

Bazen, çocukluk yıllarımın köküne kadar inip sonra bugünlere yeniden tırmanıyorum… Yüreğim yutkunuyor, velet olup ağaçların kalın kollarında cirit attığım vakitleri hatırladıkça. İçimdeki karakalem, mazimi çizip duygularımın merkezinde sergiliyor. Yarınlara renk vurmuyor bazen hiçbir fırça. Eskizi dahi siliniyor geleceğin. Kısa pantolonlu karelerin dışına çıkamıyorum… Keşke hemen büyüsem de adam olsam, derdim eskiden. Vay be, nasıl da yanılmışım; büyüdükçe, hayatı kurcaladıkça güzel düşlerimin ufalacağını anlayamamışım!

Belki de, çocukluk çağını tüketmeden sanata yönelen yeteneklere satırlarımda sıkça yer ayırmam bu nedenledir. Hayatımın taze yıllarında tutamadığım fırçaların, boyayamadığım tuvallerin eksikliğindendir. O süreçte doya doya doya bulaşsaydım renklere, şimdi mazimle saklambaç oynamazdım sanırım… İsterim ki bütün çocuklar, sanatın bir ya da birkaç dalıyla kucaklaşsınlar. Vakit dönülmez olunca, için için yanmasınlar.

***

Mustafa Mete Ak… Henüz 10 yaşında. 3 çocuklu bir ailenin en küçük bireyi olarak Adana’da yaşıyor. Yakında başlayacağı ortaokul öğrenimi için gün sayıyor. Yanı sıra, sanatla yakından ilgileniyor. Ve konuya dair oluşumları şu sözlerle paylaşıyor:

“Zamanımın önemli bir kısmını, katılmaktan hoşlandığım etkinliklerle değerlendiriyorum. Bunlardan bazıları; resim yapmak, gitar çalmak, basketbol oynamak ve kitap okumaktır. Özellikle çocuk dergileriyle yakından ilgileniyorum. Yeni bilgiler edinmekten çok hoşlanıyor ve merak ettiklerimi araştırmayı seviyorum. Bu konuda babamdan çok yardım alıyorum.

Bu yaz tatilinde, Çukurova ilçesinde yer alan Bülent Ecevit Kültür ve Sanat Parkı’ndaki ücretsiz resim kursuna annem ve ablamla katılıyorum. Resim Öğretmenim Nuray Bozkuş sayesinde çok şey öğrendim. Ayrıca, basketbol ve gitar kurslarını da ihmal etmiyorum. Gelecekte, bu üç dalda kendimi geliştirmeyi hedefliyorum. Büyüyünce iç mimar, ressam veya arkeolog olmak istiyorum. Eğitimim konusunda bana destek veren herkese teşekkür ederim.”

Bu dünyada, küçük eller büyük işlere uzanabiliyor. Başarıyı avuçlayınca da insanın içinde hiçbir ukde barınamıyor.