Müzisyenler kendi müziklerinin prodüksiyonunu, dağıtımını ve pazarlamasını yapmadan önce bu işler belli plak şirketleri tarafından üstlenilirdi. Şirketler bu işin temel taşıydı. İşi bilendi. Onlarsız tek adım atamazdın.
Sonra internet geldi: Ev ortamında kayıt ve sosyal medyadan pazarlama imkanı, diğer ünlülerle düet ortamları…
Son dönemde kimsenin albüm satın almaya yanaşmaması ve online dinleme platformlarının sınırsız dinleme imkanı sunması, bazı büyük plak şirketlerinin tabutuna çivi çaktı.
2002’de gelirin yüzde 95’i CD satışlarından elde edilirken bu rakam yüzde 10’a düştü.
CD ve plak şimdilerde sadece prestij odaklı basılıyor.
Artık bir dağıtımcıya ihtiyacı olmayan sanatçı, dijital dağıtım konusunda uzman isimlere yöneliyor ya da kendi dağıtıyor.
İşin kötüsü, 1 milyon Spotify dinlemesi 2000 yılında yapılan (Amerika verilerine göre) 233 albüm satışına denk düşüyormuş.
Örneğin Spotify’ın ücretli üyeliğinden elde edilen teliften, kesintiler sonrası plak şirketine bağlı bir grup 18 cent alabilirken, indie plak şirketinden çıkan biri 40 cent, kendi dağıtımını bir aracıyla yaptıran kişi ise 64 cent alabiliyor.
Yazının devamını okumak için tıklayın