Belledim ki… Bütün renkler kilit altında da olsa, güneşin kapısı bulutlar kırılınca açılır. O vakit, karanlık ağarır, objeler ışıldar ve gölgeler saçılır ortalığa. Böylece, hayatımızın coğrafyası, oylum oylum boylanır bütün zeminlerde. Aslında, yüreğin kemiği ve hiçbir nesnenin rengi yoktur. Hayatı ayakta tutan, varlığı görünür kılan gökyüzünden gelen o malûm ışıktır. Kör bile olsan içselleştirirsin dışını; güneş tenine değer, düşüncelerin ateşlenir, duyguların parlar. Bir paletteki öbek öbek boyalar gibi olursun. Yeni bir tuvalde bambaşka bir hayatı yeniden başlatır, ölü doğayı kımıldatırsın. Çünkü sen, güneşi özgün kılan, yıldızları tuvallere döken cansın.
***
Mütevazı ve naif kişiliğiyle bilinir Ressam Ayşe Sezen… Ön plana fazla çıkmak istememesine rağmen, Adana’nın hemen hemen bütün renkleri tanır onu. O da hayatı tanır elbette! Bu tanışıklığı tuvallerine aktarmayı ve sanat dostlarıyla paylaşmayı bilir. Çukurova’nın varsıl bir figürü olan ve zaman zaman evinin bahçesini atölyeye dönüştüren Sezen, sanat hikâyesini şu sözlerle anlatır:
“Kalp grafiği misali inişli çıkışlı olan bu hayatta, sanatla güç bulmaya, sanatın iyileştirici etkisinden faydalanmaya devam ediyorum… Sanat ağacının birçok dalında ruhumu besleyen çalışmalarda bulundum. Kozan’da, 2009 yılında devletin açtığı kursta, Ressam Emine Şahbaz’la boya, fırça ve tuval üçlüsünün sihirli gücünü keşfettim. O süreçte, ilk önce kısa bir karakalem, guaj, suluboya, yağlıboya denemelerim oldu. Daha sonra, tablolarıma duygularımı, yaşadıklarımı aktarmaya devam ettim. Kızım Başak’ın da benden etkilenip bu yıldızlı yolculuğa dahil olmasıyla özel bir sanat merkezinde resim, ahşap boyama ve dans çalışmalarımız oldu. Kızımla beraber, Uluslararası Ressam Eser Afacan’la beş gün süren bir gelişim dönemi yaşadık… Şu anda, evimde kendi atölyemi kurdum ve evde kızım Başak Yiğenoğlu’yla tablo ve ahşap boyama çalışmalarımıza devam ediyoruz. Hatta torunlarım da bu yolculuğa dahil oldu. Üç kuşağın sinerjisiyle fırçamıza, boyamıza ve hayallerimize güç kazandırıyoruz… İstanbul, Ankara, Bodrum gibi kentlerimizde düzenlenen sergilerde tablolarımla yer almanın mutluluğunu yaşadım. GESAM üyesi olarak çeşitli sergilere katıldık… Sanatın iyileştirici etkisine ek olarak, kişisel gelişim konularıyla da yakından ilgiliyim. Yaşam koçluğu, aile danışmanlığı, ilişki ve evlilik danışmanlığı ve buna ek olarak Gülgün Feyman’dan aldığım diksiyon eğitimi, kültür düzeyimi zenginleştirdi. GESAM üyesi olarak, Antalya’da düzenlenen sergimize annemin rahatsızlığından dolayı katılamadım. Yine aynı nedenle, Antakya’da depremzedeler için düzenlediğimiz moral etkinliğinde de yer alamadım… Aslında, hedefim kızımla beraber anne kız sergisi açmaktı. Ancak yaşadığımız pandemi, deprem gibi olumsuz süreçler ve daha sonrasında annemin ciddi sağlık problemleri sebebiyle ileri zamana ertelendi. Ama her şeye rağmen, sanat diyarında ilerlemekten vazgeçmeyeceğim.”
Güneş de bir yıldızdır… Ama bazen, sadece tuvallerde kayar. Ve hayat, sanatla devam eder.
Evlatlarının büstlerini yüreğiyle biçimlendiriyor
Özge Eren… Adana’da yaşıyor. Tepebağ Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi’nde görsel sanatlar öğretmeni olarak görev yapıyor. Bu bağlamda, geleceğin sanatçılarının filizlenmesi için var gücüyle çaba gösteriyor. Yanı sıra, kendine özgü resimler ve heykeller üretmeyi de ihmal etmiyor. Sanatsal etkinler düzenliyor, karma sergilere katılıyor. Alın teriyle yürek suyunu toprağa akıtarak yaptığı heykeller, son dönemde ön plana çıkmış durumda. KorArt Sanat Atölyesi’nin çatısı altında gelişen bu süreçte, evlat sevgisiyle biçimlendirdiği heykellerle dikkat çekiyor. Ve konunun devamını şu sözlerle anlatıyor sanatçımız:
“Uzun bir aradan sonra KorArt Sanat Atölyesi’nde, uzun süredir düşlediğim heykel çalışmalarımı yapmak için fırsat buldum. İlk olarak özlemini çektiğim çalışmalarıma, hızla değişen, büyüyen çocuklarım Onur ve Burak Eren’in büstleriyle başladım. Çünkü, onların çocuksu yanlarını sonsuzlaştırmak istedim. Anne eli değmiş çalışmalarımda, sevgi ve şefkati yaşatmak, kalıcı kılmak istedim. Bir anne olarak, sanatın onarıcı gücüyle, bizleri hırpalayan zor günleri atlatmaya çalışıyorum. Umudum, her daim yenilenerek sanat dolu günlerde var olabilmektir.
‘Doğanın Renkleri’ni sergilediler
Çukurova Belediyesi ve Çukurova Şehit Aytekin Kuru Halk Eğitim Projesi kapsamında verilen ücretsiz resim kurslarına katılan kursiyerler bir etkinlikte buluştu. Bülent Ecevit Sanat ve Kültür Parkı’nda düzenlenen “Doğanın Renkleri” adlı serginin açılışı, 20 Haziran Salı günü gerçekleşti. Sanatseverleri 3 gün boyunca ağırlayan etkinlik hakkında, Görsel Sanatlar Öğretmeni Nuray Bozkuş şu bilgileri paylaştı:
“Sergimizde, eğitim verdiğim 24 kursiyer arkadaşımızın 49 yağlıboya tablosu yer aldı… Özelikle, depremden sonra fırçalarıyla renkleri karıştırıp tuvallerine aktararak, yaşadığımız kaygıları azaltan öğrencilerimiz, yüreklerimizi taçlandırdılar. Serginin açılışını, Çukurova Şehit Aytekin Kuru Halk Eğitimi Müdürü Cabbar Yılmaz ve Müdür Yardımcısı Sevinç Tuncel yaptılar. Bu bağlamda bizleri onore ettiler.”