Ani Çelik Arevyan Sergisi : Bir dünya yaratmak – Zeynep Oral

Karaköy’de, Galata Rum Okulu’na girdiğimiz an, farklı bir dünyadan içeri adımımızı attığımızı hissediyoruz. Hem çok bildik, hem de hiç ama hiç bilmediğimiz bir dünya… O andan sonra sanki bir ayindeyiz. Ayinin teması IŞIK ve ZAMAN! Burada zamanı belirleyen, saat değil, zamanı belirleyen ışık. Geçmişteki ışık, gelecekteki ışık… Zamanı belirleyen çağrışımlar, anılar, duygular, düşünceler…

Yok böyle olmaz baştan başlamalıyım. Ani Çelik Arevyan’ın Galata Rum Okulu’nda açılan “Olduğu Gibi” başlıklı fotoğraf sergisindeyim. Tanımayanlar için açıklayayım: Benim için o dünya çapında bir fotoğraf sanatçısı. Belki de “fotoğraf yaratıcısı” demek daha doğru… Galeri Nev’de, Diyarbakır’da, İstanbul Kadın Kütüphanesi’ndeki sergilerini; dünya merkezlerindeki müzelerde eserlerini görmüş olanlar tanığımdır.

Yaratıcılık

“Fotoğraf yaratıcısı” dedim… Zaten kendi de “İşlerimi yaratma sürecini fotoğraf çekmekten çok fotoğraf yapmak diye tanımlıyorum” diyor. Fotoğrafı, estetik dönüşümün bir aracı olarak kullanıyor. Görsel algıyı, bizlere iletirken sadece karşısındaki fiziksel gerçekliği değil, hayal gücünü, geçmişini, çağrışımlarını, kayıp ya da saklı referanslarını da katıyor. Bir bakıma düşünceyi fotoğraflıyor.

Ama bu demek değil ki siz de onun fotoğraflarına baktığınızda onun gibi düşüneceksiniz. Hayır, hayır. Herkes o fotoğraflar karşısında kendi okumasını yapacak, kendi kilimini dokuyacak, kendi kurgusunu kuracak, kendi öyküsünü anlatacak… Herkes farklı bir şey “görecek”… Böyle böyle anlamlar çoğalacak… 

Belki de (belki değil öyle) bu serginin, bu fotoğrafların, bunca davetkâr olmasının, beni de gör, beni de gör, diye haykırmasının, sizi her bir fotoğrafın içine çekmesinin, içine çektikten sonra da bırakmak istememesinin nedeni bu.
(“Davetkâr” sözcüğünü, Ayşegül Sönmez’in Sanat Atak’ta, Ani ile yaptığı muhteşem röportajın başlığından aldığımı söylemeliyim. Başlık şöyleydi: “Evet, bu bir Davet”)

www.anicelikarevyan.com

Yazının devamını okumak için tıklayın