Antakya Medeniyetler Korosu, Adana’da konser verdi

Düşünün koronun 197 üyesi depremi fiilen yaşamış, enkaz altından çıkmış ve içlerinden yedi can dostlarını ise kaybetmişler o gün. Antakya Medeniyetler Korosu…
O anın üstünden daha kısacık günler geçmişken, sanatçı duyarlılığı ile toparlanmışlar. Salonda sahnede yitip giden yedi canları için yakılan yedi mum, ekranda dakikaları gösteren bir sayaç, hafiften bir tını ve 04.17’ye geldiğinde tüm koronun ”Sesimi duyan var mı?” bağırması ile sıçrıyorsunuz yerinizden. Sonrası peş peşe geliyor, yaşanılanlar ve o anlara bağladıkları türküler. Yüreklerindeki acıları, yaşadıklarını kendi ifadeleri ile “dişlerini sıkarak” anlattılar, söze, nameye döktüler. Yüreğimi dağladılar, canımı acıttı dikkatlice seçilmiş kırgınlık sözleri…“Kızgın değiliz, kırgınız artık”, ”çok daha fazla insan kurtulabilirdi” dediler ya, “geç kaldınız, neredeydiniz” der gibi salonun karanlığına sığındım, ağladım çaresizce.
Bir Adana’lı olarak, depremi yaşamış bir kentin insanı olarak onların yaşadıklarının yanında “hiç” olduğunu bir kez daha anladım. Birkaç hafta önce telefonum çaldı ve meslektaşım Dr. Haluk Uygur aradı, yine bir diğer doktor arkadaşım sevgili Nureddin Özdener ile bu fikir gelmiş akıllarına ve çoktan çalışmaya başlamışlardı bile. Adana’daki tüm STK’ları arıyorlar destek için, ucundan tutar mısın? dediler. Can feda, ne demek, emeklerine yüreklerine sağlık tüm katkı sağlayanların.
Elimizden şu an, bu geliyor sevgili dostlar, gidenleri getiremeyiz ama kalanlara destek görevimiz. Hınca hınç dolu bu salon belki size biraz destek, moral olur. Adana olarak yanınızdayız, siz ayağa kalkarsanız Antakya’da kalkar, Türkiye’de kalkar.
İnanın, O mavi gözlünün “şahsi meselesi” artık hepimizin meselesi.
Rahmetle, sevgiyle, saygıyla…
Adana Büyükşehir Belediyesi, Çukurova Üniversitesi ve çok sayıda sivil toplum kuruluşunun desteklediği dayanışma konserinde Antakya Medeniyetler Korosu, Çukurova Üniversitesi Kongre Merkezi’nde sahneye çıktı.

Yılmaz Özfırat’ın yönettiği Antakya Medeniyetler Korosu, Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaşamını yitiren 7 üyesi anısına sahnede 7 mum yaktı.

 

Antakya Medeniyetler Korosu, depremde hayatını kaybeden 7 kişi anısına repertuvara eklenen ‘Yara Bere’ adlı şarkının yanı sıra Türkçe, Kürtçe, Arapça ve Azerbaycan Türkçe’si başta olmak üzere birçok dilde şarkılar seslendirdi.

“DEPREMDE HAYATINI KAYBEDEN CANLARI ANMAK İÇİN BİR ARADAYIZ”

Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Meryem Tuncel, burada yaptığı konuşmada, depremde hayatını kaybeden canları anmak ve geride kalanlara omuz vermek üzere bir arada bulunduklarını söyledi.

Hatay’ın bundan sonra şahsi meseleleri olduğunu belirten Tuncel, şunları kaydetti: Kuşkusuz bu anlamlı buluşmada en büyük pay, yaşanan felaketlerde 7 kıymetli üyesini yitiren birçoğunun da enkazdan zor şartlarda kurtulduğu ve Seyhan’dan Asi’ye el birliğiyle çağrısıyla dayanışma konserini düzenleyen Antakya Medeniyetler Korosu ailesine ait. Bu koca yürekli kahramanlar tıpkı kadim şehir Hatay gibi yıkıldığı yerden yeniden dimdik ayağa kalkıp kendi yaralarını sarmakla birlikte medeniyetler şehri Hatay’ı eski günlerine kavuşturmak gayretiyle bugün buradan başlıyorlar.

“MEDENİYETLER KOROSU AYAĞA KALKTI, HATAY DA AYAĞA KALKACAK”

Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar da, “Meydana gelen depremde koroda yer alan 7 kardeşimizi kaybettik. Medeniyetler Korosu ayağa kalktı. Hatay da ayağa kalkacak. Bütün ülke ayağa kalkacak. Hepimize geçmiş olsun. Başımız sağ olsun” diye konuştu.

“ÜZERİMİZDE HAKKINIZ VAR”

Koro şefi Yılmaz Özfırat, depremden sonra kendilerine umut ile inanç kaldığını dile getirdi.
Böyle bir afetin yaşanmaması temennisinde bulunan Özfırat, “Adana bize öyle bir kucak açtı ki nerede bir hastamız varsa aradığımızda Adana da çıktı. Adana’ya da bu yakışırdı. O yüzden huzurlarınızda saygıyla eğiliyorum. Hakkınız var bizim üzerimizde, hakkınızı helal edin” ifadelerini kullandı.