Hissettiğinde ilk dostluğu
Memede bir bebek idi
Kundaktayken yatay yatay
Dikey dosta anne dedi
∞Ω∞
Çocuk oldu, dost aradı
Küple, küreyle oynadı
Arkadaştı her çocukla
Boş bir kümeydi önyargı
∞Ω∞
Gençti, gördü iç açıdan
Dostun yüzseksendi içi
Davranınca dik açıdan
Dar açıya kaldı işi
∞Ω∞
Baktı dostluk üç boyutlu
Endi, boydu, pek soyuttu
Keşfettiğinde derinliği
Gerçek dostluk işte buydu
∞Ω∞
Eni konu, gönlü kondu
Çemberde ruh eşin buldu
Nahak, çaplar uymayınca
Kesişmeyen kiriş oldu
∞Ω∞
Dost ararken karanlıkta
El ve akıl anahtarsa
Kalbinle ışık tutmazsan
Yetmez servet, yetmez para
∞Ω∞
Akıl orta yaş alınca
Yüz ölçümünü bulunca
Esas kendine dost oldu
Şaküli denge kurunca
∞Ω∞
Ana oldu, açıortay
Baba oldu, kenarortay
Yavrusuna dost olurken
Gündüz güneş, geceyse ay
∞Ω∞
Yaş alınca düşündü de
Hayat yamuk değilmi ki
Dost ararken paralelde
Yüzey keza, düz değil ki
∞Ω∞
Ters açıdan bakmasaydı
Pisagor’a takmasaydı
Hayat, dostluk sonsuz idi
Merkezi kaydırmasaydı.
∞Ω∞
Bugün artık bir ihtiyar
Teğet geçmiş nice yıllar
Pi’ye sadık kalmış olsa
Yarıçapı yeter artar
∞Ω∞
Bil, dost eli pergel gibi
Daire çizer kalp merkezli
Kırar isen dost çemberi
Elde kalır düz bir çizgi
∞Ω∞
Vargı; hayat geometri
Denge ise ana fikri
Dostu gönye gibi düşün
Gönyen yoksa, ölçün ney ki ?
Emre Toğrul