‘Niteliksiz adam’ kitabı incelemesi – Salime Kaman

Robert Musil’in’ Niteliksiz Adam’ kitabi Ahmet Cemal tarafindan tercüme edilmis, Kazım Taskent Klasik Yapıtlar Dizisinin 1. Cildi  Yapı Kredi Yayınevi tarafindan 2009 tarihinde basılmış, 749 sayfalık bir kitap. Bu kitabi okumak benim icin de uzun bir yolculuk oldu. Kitabın adı  beni okumaya zorladı. Ama diğer ciltleri okumaya baslamadan önce aynı kitabı tekrar okuyacağım.

Robert Musil’in 1942 yılında ölmeden önce yazdığı geride bıraktığı belgeler arasında bulunan şu not gibi, ‘Artık devam edemem! Kendim üzerine yazıyorum, ve yazar olduğumdan bu yana bu, ilk kez oluyor. Söylemek istediklerim, başlıkta. Ve son derece ciddi…’

Avusturyalı yazar Robert Musil, ” 6 Kasım 1880’de Avusturya’nın bir taşra kenti olan Klagenfurt’da doğmus, 15 Nisan 1942’de Cenevre’de ölmüştür. Hemde, 1942’de sığınmacılığın yoksulluğu içersinde ölmüstur. Halbuki ilk yıllarında, notlarında bahsettiği gibi ‘Enflasyondan önce, bana sade koşullarda ulusuma bir yazar olarak hizmet etmemi sağlayan bir mal varlığına sahiptim. Çünkü bu ulus, sözünü ettiğim olanağı bana kitaplarımı satın alarak sağlamıyordu. Kitaplarımı okumuyordu. Ancak kitaplarımı okuyan birkaç bin ya da on bin kişi vardı, ve bana bugünkü ünümü getiren eleştirmenler ve amatörler de onların arasındaydı. Şu tuhaf ün! Güçlü, ama yüksek sesli değil.’

Robert Musil’in  ‘Niteliksiz Adam’ eseri dönemin çeliskilerini, ironik bir dille ifade eden bir  yapıt daha dogrusu bir başyapıt. Kitabın çevirmeni Ahmet Cemal, uzun bür sürede, yaklaşık on yılda, çevirisini tamamlayarak bu eseri bize kazandırmıştır.  

Robert Musil de Kafka gibi tüm eğitim hayatını babasının istediği gibi planlamış ve makine mühendisi olmuştur.

Daha sonra Berlin Üniversitesinde felsefe, psikoloji, matematik ve fizik okuyarak psikoloji alanında doktora yapmıştır. Modern edebiyatın kurucularından biridir. bilim ve felsefe alanlarında çok yönlü bir eğitim almış olan Robert Musil, eleştirilerini zaman zaman topluma, zaman zamanda devlete sıkça çevirmiştir ve bunu da, ‘Kapalı gözleriyle halklarının nöbetini tutan bu uykulu devlet, gerçek anlamda sertlik ve zorbalık rejimi bunalımları geçirmekteydi; ipin ucunu her kaçırışında ve hiçbir çare bulamayışında durum böyle oluyordu.” “Demokrasi bir yanılsamaya dönüşmüştü, artık bireyin gerçekte oyuyla belirleyebileceği hiçbir şey yoktu.’ diyerek ifade eder.

Yirminci yüzyıl romanının kurucuları arasında yer alan Robert Musil, 1921 yılından başlayarak ölünceye kadar ‘Niteliksiz Adam’ üzerinde çalışmış, Kitap 4 cilttir. Bu 4 dizi romanın ilk iki kitabını 1930’da, üçüncü kitabı ise 1933’te yayımlanmıştır. Ölmeden önce tamamlanmadan kalan dördüncü ve son bölümün yayımlanması ise yirmi yıla yakın bir süre geçtikten sonra gerçekleşebilmiştir.

‘Niteliksiz Adam’ eserinde Robert Musil tarihteki bir dönüm noktasını işlemekle kalmamış, aynı zamanda akıl çağını da sorgulamaya çalışmıştır. Bunu da kitabın, ‘Adına Yeni Çağ Denilen Saçmalık’adlı bölümde O sırada öne çıkan kişiler arasında etkin bir ruhtan yana eğilim vardı; beyniyle çalışan insanın yalnızca midesini düşünen insanı yönetme yetkisini ele geçirme görevinin bilincine varmıştı.’  şeklinde dile getirir.  Kitap, çağı eleştiren, sorgulayan cümleler ve diyaloglarla doludur ve modernizm sürecindeki bir toplumun ve bireyin tüm çalkantılarını sergilemektedir. Yazar kitapta belirttigi gibi kültürde ve toplumda başlayan yozlaşmaları, hiclik, ruhsuzluk, yazgı ve ahlakı, ironik bir dille eleştirmistir. 

Romanın konusu hiçliktir. Roman, bir araya gelen bir sürü aristokrat insanın onca şeyden sonar bile hiçbir sey yapamaması üzerine kurulmustur. Romanda çok sayıda karakter, olay ve diyalog vardır. Robert Musil, bu karakterleri o çağın insanlarının düşünce, davranış ve tutumlarını sergileyerek, kitabın ana konusunu diri tutacak şekilde kurgulamıştır. Romanda birçok farklı insan ve düşünce biçimleri olmasına rağmen hepsinin ortak özellikleri şudur.

Çağın hastalığı olan yani ‘hiçlik’ ve ‘eylemsizlik’ hastalığına yakalanmış olmalarıdır.

Romanda Nietzsche’nin adına sıkça rastlanmaktadır.  Yazar, içerisinde bulunduğu çağdan yola çıkarak Nietzsche’yi de sık sık ele almıştır.

Nietzsche’nin Zerdüşt eserinde kullandığı,  ‘Tanrı öldü’ sözüne de şu şekilde bir gönderme yapar, Söylediğine göre, ruh, kilisenin çöküşünden beri, yani tahminen burjuva kültürünün başlangıcında, bir sığlaşma ve yaşlanma sürecine girmişti. O zamandan beri Tanrıyı kaybetmişti; sağlam değerleri ve idealleri kaybetmişti, ve bugün artık insan, ahaktan, ilkelerden, hatta aslında yaşantılardan yoksun yaşamakta olduğu bir noktaya varmıştı.’

Kitapta, Robert Musil’in akıldışı bulduğu akıl çağı ise insanın giderek tinsellikten uzaklaşması, ruhunu yitirmesi ve bir makineye dönüşmesini, kendi ifadesiyle şöyle aktarır. İnsanlık gerçekliği kazanırken düş denilen şeyi yitirdi. İnsan artık bir ağacın altına uzanıp, ayağının başparmağı ile ikinci parmağı arasından gökyüzünü seyretmiyor, fakat bir şeyler yaratıyor; ayrıca becerikli olmak isteyen insanın aç kalmasına ve düşlere dalmasına izin yok; o, biftek yiyip yerinden kımıldamak zorunda.’

‘İnsanın ruhunu satabileceği şeytan hikayesine belki bu insanların hepsi inanmıyor olabilir; ama din adamı, tarihçi ve sanatçı olarak ruhun sırtından iyi paralar kazandıkları için ruhtan biraz anlamak zorunda olan herkes, bunun matematik tarafından yıkıldığına ve matematiğin insanı bir yandan yeryüzünün efendisi kılarken öte yandan da makinenin kölesi yapan kötü bir aklın kaynağı olduğuna tanıklık ediyor.’ Diye devam eder.

Romanda Robert Musil’in en sevdiği karakter Moosbrugger’dir. Moosbrugger bir canidir, azılı bir katil, bir canavardır. Yazar, çağın canavarı olarak karakterize ettiği ‘Moosbrugger’ romanda, gerçek anlamda eylemde bulunan tek insandır. Kötü bile olsa inandığı şeyler adına eyleme geçebilen tek insandır ve  kötü olmasının tek nedeni de toplumdur.

Kitap bana sanki bu dönemi anımsattı, bir başka deyişle yaşadığımız dönemi yani bugünü 21.yüzyil dünyasını hissettirdi bana!

Yazımı, yazarın ölmeden önce yazdığı notlarından bir alıntı ile bitirmek istiyorum.

Artık devam edemem! Kendim üzerine yazıyorum, ve yazar olduğumdan bu yana bu, ilk kez oluyor. Söylemek istediklerim, başlıkta. Ve son derece ciddi…’

Niteliksiz Adam

Salime Kaman

Ressam- Sanat Yazari Arkansas- Aralık 2021