Teknoloji Çocukları – Zeynep Kural

Zeynep Kural

Öğleden sonra, bir kahve içimi uğradığımız mekânda otururken fark ediyorum.

Karşıdaki masada dört hanımefendi, ellerinde cep telefonları, verdikleri pozları beğenmiyorlar, birkaç kez üst üste selfie denemesi yapıyorlar.

İçlerinden bir tanesi, bebeğini mama sandalyesine oturtmuş, oyalansın, diye de eline küçük bir oyuncak vermiş, bebek oyuncağı sürekli yere düşürüyor, bundan dolayı kuş gibi çırpınıyor, ağlıyor. Anneninse pek umurunda değil ki bu kez görevliyi çağırıp, ona uzattığı telefonun kamerasına gülümsüyor.

Akşamüzeri, önlerinden geçerken dikkatimi çekiyor.

Çocuğuna hava aldırmak amacıyla geldiğini tahmin ettiğim anne, banka oturmuş, bebek arabasını kendisine doğru çevirmiş, bir yandan çizgi film indirdiği telefonunu arabadaki bebeğine tutmuş, bir yandan da yanındaki arkadaşıyla dedikodunun kıvamını yoğunlaştırmış, etrafıyla bile ilgilenmiyor.

Her türlü yeşilin göğe uzandığı, rengârenk çiçeklerin arasında kelebeklerin uçuştuğu, çimlerin üzerinde kuşların cıvıldaştığı parkta, yüzünü görmediğim bebek, bütün bunlar yerine çizgi film izliyor.

Akşam yemeği için geçtiğimiz restoranda, kalabalık bir aileyle karşılaşıyorum.

Sımsıcak bir sohbetin içindeler, arada bir, masanın diğer ucundaki anneanne, elindeki tabletten kafasını kaldıramayan, ilkokul çağındaki torununun ağzına buz gibi olmuş yemekten bir çatal uzatmak için yanına geliyor.

Çocuk, ne yediğinin farkında bile değil gibi istemsiz bir şekilde ağzını açıyor. Bu arada anneanne yerine geçerken babaanneye, ay şekerim, çok zekiler, teknoloji çocuğu bunlar, diyerek gururlanıyor.

Yazının devamını okumak için tıklayın