NARCOS diye bir dizi / MİNE LİMAN

NARCOS diye bir dizi.

Kolombiya’ da fakir bir ailede doğan Pablo Escobar, uyuşturucuyu keşfediyor ve bir sürü laboratuvar kurarak, kaçakçılık yapmaya başlıyor. Zekasını öyle bir kullanıyor ki, ülke dışına gönderebilmek için inanılmaz yöntemler buluyor.

Ve tabiki çok para kazanıyor. Parayı aklayamıyor ve evindeki kanepelerin içlerine kadar dolduruyor, ve ülkesinin her yerine gömüyor. Çok paradan sözediyoruz. Zenginlik ve lüks içinde yaşarken, yine zekasını kullanarak birşey daha yapıyor.

Fakir insanlara onların ihtiyacı olan paraları vererek, kendine secde eden bir halk yaratıyor. Ve insanların üzerinde inanılmaz bir KORKU salıyor. Bombalar patlatarak, terörü yaşatıyor ve oteriteye körü körüne inanan bir güruh sahibi oluyor.

Hırsı ve kibiri onu rahat bırakmıyor ve ülkesinin BAŞKANI olmayı hedefliyor.

Satın aldığı, SATILMIŞ HALK onu destekliyor. Korkutulan insanlar onu destekliyor. Parlemontaya kadar giriyor. Binlerce insanın katili, uyuşturucu kaçakçısı olduğu bilinmesine rağmen.

Neyse hala etik değerlerine sahip kişiler tarafından, onun hapise girmiş bir suçlu olduğu açık ediliyor ve meclisten men ediliyor. Pablo artık canavarlaşıyor.

Kendisi ile aynı yolda yürüyen, diğer uyuşturucu kaçakçıları ile çıkar birliği yapıyor. Onların da büyümesine izin veriyor. Amacı kendilerinden olmayanlara karşı, daha güçlü olabilmek ve hayallerine ulaşabilmek.

Ülkede hergün yüzlerce polis, asker ve masum halkı öldürüyorlar. Terörü destekliyorlar farkettirmeden. Ve biz yapmadık diyerek.

 

Ama uyuşturucu kaçakçıları birliğinin, çıkarları çatışmaya başlıyor ve birbirlerini yok etmeye başlıyorlar. Dün birlikte oturup yemek yediği adama, kendi alanına girmeye başladığı için bugün çekiyor silahı. Düşmanının tüm laboratuvarlarını ispiyonlayıp, devlete teslim ediyor.

 

Sonra kapana kısılıyor Pablo. Laboratuvarları bir bir gammazlanıyor. Mal varlıkları, hani o yol arkadaşları tarafından yakılıyor. Pablo’ nun parası azaldıkça, satın alacağı insanlar olmuyor. Rakipleri daha çok ödeyerek, daha çok insana sahip oluyorlar. Oterite zayıflamaya başladığında, etrafında kimse kalmıyor. Ve kendi ülkesini, diğer ülkelerin önünde suçluyor, kendisine ve ailesine sahip çıkmadıkları için. İnsan haklarından bahsediyor.

 

Ve bir kaçak olarak yaşamaya başlıyor hayatı. Yanında son kalan bir inanmışla.

Ve tabiki sonunda devlet onu yakalıyor.

 

Güç yanlış kişilerin eline geçtiğinde, kendi küçük beyinlerindeki olumsuzlukları ve bu olumsuzlukların ortaya çıkardığı çaresizliği ve aczi, başkalarına yönelttiği gereksiz saldırganlıklarıyla gidermeye çalışırlar…

 

Korku ile kurulan imparatorluk, yıkılmaya mahkumdur.

 

Dizinin konusu size tanıdık gelmiş olabilir. Tarih; bu ve benzeri pekçok olay ve aynı sonlar ile doludur. Sadece izleyici olabilenler ise, tarihten ders almayı başarabilenlerdir.