Sanatla çerçevelenen sonsuzluklar – Kudret Sönmez

Bazen… Sevginin, sevincin, huzurun, mutluluğun, umudun hiç uğramadığı daracık bir iç mekâna tıkılır ve her şeyin sonunda olduğumuz kaygısına kilitlenebiliriz. Belki de, mizanı bozulmuş bir dünyanın yerdeki pasaklı yüzüyle bakışa bakışa bu vaziyete gelmişizdir. Hayat, hepimizi bir daha temizlenemez boyutta kirletebilir bir gün. Savura savura sarhoş edip başını döndürerek zulmettiğimiz tabiat annemiz, gözyaşları artmış, hasretleri büyümüş ağırlığıyla üzerimize çöküp bütün insanlığı pişman edebilir… Ve işte o vakit “keşke” en çok kullandığımız kelime olur bence.

Her ne kadar yukarıdaki ifadeler ziftin peki gibi olsa da… Leonardo da Vinci’nin “Mona Lisa”sı her zaman gülümser. Fyodor Dostoyevski’nin “Suç ve Ceza”sındaki ana karakter Rodion Romanoviç Raskolnikov’sa, huzur vermek için romanın son sayfalarına dek sıkıntılarının peşinden koşturur bizi… Ve sanat, her karartıya rağmen, bütün kapılarını açıp ışığın gücünü içimize salabilir.

***

1953 yılında Adana’da doğmuş Salime Kaman… İlköğrenimini İstiklal İlkokulu’nda, orta lise öğrenimini Adana Kız Lisesi’nde görmüş. 1970 yılında girdiği, İstanbul Galatasaray Kimya Mühendisliği Bölümü’nden başarıyla mezun olmuş. Türkiye’de ve yurtdışında, mühendis olarak, çeşitli görevlerde bulunmuş, başarılı çalışmalara alın ve yürek terini hiç yorulmadan akıtmış.

SANAT HAYATI

Mühendislik hayatı kadar sanata da önem veren ve bu bağlamda değerli işler ortaya koyan Salime Kaman, konuyla ilgili bilgileri şu sözlerle paylaşıyor:

“Genç yaşlarda hobi olarak başladığım resim sanatımı, yurtiçinde ve yurtdışında çeşitli hocalardan aldığım özel dersler, atölye çalışmalarıyla geliştirdim… 1966 yılından beri ideal hobim olan resim sanatını önceleri kendi kendime içimde yaşatırken, sonraları yurtdışında (Krakov-Polonya) ve yurtiçinde görsel sanat dallarında resim- seramik eğitmenleri ile birlikte atölyelerde desen, suluboya, yağlıboya, seramik çalışmaları yaptım.”

AKADEMİK BAŞARI

“Çalışmalarıma kuramsal ışık tutması için İstanbul Işık Üniversitesi’nde Sanat Kuramı ve Eleştirisi üzerine Yüksek Lisans yaptım. Başarıyla ve onur ödülü ile eğitimimi tamamladım… Prof. Dr. Halil Akdeniz ve Prof. Dr. Beril Anılan Mert’in öğrencisi oldum. Resim çalışmaları ile birlikte seramik çalışmalarımı da sürdürdüm. Prof. Dr. Nedret Tokat ve Prof. Dr. Nilüfer Ondin ile sanat kuramı ve eleştirisi üzerine yaptığım çalışmalarla, projelerle yazın gücümü geliştirdim.

Hazırladığım bitirme tezi ‘Empresyonist Sanat Akımı ve Temsilcilerinden Hikmet Onat’ın Nesne Yorumu’ doktora tezi seviyesinde başarılı bulundu. Bitirme tezini desteklemek için İstanbul Deniz Müzesi’nde açtığım resim sergisi ile hocalarımın beğenisini uygulama alanında da kazandım.”

KEŞFİN GÜCÜ

“Yaşam öyle bir duygu ki, siz ona yol açarsınız o da size yol açar. İçimizdeki tarafsızlığı keşfedip hayata yalnız bir insan gibi değil, insanlık adına bakmak, bakarken de keşifler yapmak gerek. Tıpkı, Fransız Filozof Rene Descartes’in dediği gibi ‘Hiçbir şey keşfedilemeyecek kadar uzak olamaz.’ Benim için de öyle oldu. Hiçbir şey, hiçbir kimse bana keşfedilmeyecek kadar uzak olmamıştır.”

ANLAM VE TEKNİKLER

İstanbul Güzel Sanatlar Birliği Resim ve Adana Ressamlar Derneği üyesi olan Salime Kaman, aldığı kuramsal eğitimlerle “Kendi bakışlarının plastik sanatlar yörüngesinde görmeyi öğrendiğini bilir…” ve sözlerine şöyle devam eder:

“Estetik biçimiyle anlam yaratmaya çalışan ben, resimlerimde anlamı aramaktan vazgeçmedim. Kuramsal bilgiyi arkasına alan çalışmalarımda; anlam oluşturmak ve farklı anlam katmanları belirlemek üzere kurguladığım yaklaşımlarımla, çözümleme ve inceleme süreçlerine özellikle yer veririm.

İçeriğin tözü boyutunda, bazen binalar ve insan betileri aracılığıyla kent ve kültür olgusunu referans alırken bazen de spatülle çalıştığım güllerimde yüzümü doğaya dönerim… Yaşamdaki düzensizlikler, doğal dengenin bozulması ve bu bozulma ile karakterize olan süreçlerin insanoğlunun peşini bırakmayacağına dair düşüncelerimle bu resimlerimde ikincil anlamlara işaret ederim.

Resimlerimde okuma ve anlamlandırmalarımı, betimlemeci renk anlatımımla kolaylaştırırım. Renklerim temizdir. Spatüllerim kontrollüdür. Eserlerimdeki çağrımsal anlamlar, yüzey yapıda değil derin yapıda gizlidir. İnsana ait esenlikli uzamları genel olarak kadın betisi ile kurgularken, kompozisyonlarımda, kent hayatının getirdiği sorumlulukları, toplumsal yaşamın kolektif nitelikleri ve serbest iletişim olanaklarına ilişkin düşüncelerime dikkat çekerim.

Ben Salime Kaman… Yurtiçinde ve yurtdışında katıldığım sergiler yanında, çok sayıda yazı, makale, eleştiri ve resim okumaları ile uzun, yorucu ve dirençli tek başına özverili bir mücadele verdim ve vermekteyim de… Adana da ‘Kaman Sanat Galerisi- Adana Ressamlar Derneği’nde ilk, toplamda 15. kişisel resim sergimle, hayatın; hakikat, iyilik ve güzelliklerle aydınlanacağına dair bir kez daha vurgu yapmak istedim.”

***

Sanat dünyamızda güler yüzü, derin bilgileri, çok yönlü sanatsal üretimleri, alçakgönüllülüğü ve fedakâr yaklaşımlarıyla tanınan Salime Kaman, ARD – Kaman Sanat Galerisi’nde kişisel etkinlik gerçekleştirdi. 25 yağlıboya tablo, 7 seramik ve heykel çalışmasının sunulduğu “Bir Varmış, Bir Yokmuş 01” başlıklı serginin açılışı, 22 Kasım Pazartesi günü saat 17.00’de yapıldı… Sergi, 30 Kasım 2021 tarihine kadar Adana’yı renklendirmeye devam edecek.