Gelecekteki güzel günlere sanatla yaklaşıyor – Kudret Sönmez

Ilgın Erdem

Ortalarında bulunduğumuz bu yasaklı bahar mevsiminde, ruhumuzun ve bedenimizin besleyici unsurları arasındaki yeri tartışılmaz olan sosyal hayatın paha biçilmez değerini epey belledik gibi görünüyor… Dilerim, tarihin unutulamaz katmanlarına işlenecek umut ve biraz da kaygılarımızla karışık korona günlerini, mutsuzluğu, umarsızlığı kanıksama boyutuna varmadan atlatırız…

İnsan sağlığını tırtıklarken, çiçek, hayvan ve hava gibi bütünlüğümüzün doğal dilimlerine gücü yetmeyen bu mereti dürtmeden edemiyorum yazılarımda… Bu hafta karalamayayım, kalemime bulaştırmayayım dediğim malûm mahlûku, getirdim koydum yine satırlarımın başköşesine. Hadi neyse, bu sıkıntılı günlerimizin direncini yükselten unsurlardan sanatla devam edelim yine yazımıza. Resim sanatının kıvrak renkleriyle, koronanın silik suratına bir sille daha indirelim.

***

1971 yılında Adana’da doğmuş Ilgın Erdem…1993’te Çukurova Üniversitesi Resim – İş Eğitimi Bölümü Grafik Ana Sanat Dalı’ndan mezun olmuş. Hemen ardından özel bir kurumda resim öğretmeni olarak çalıştıktan sonra, 2012 yılında görevinden ayrılmış. Yanı sıra, 2010’da kurduğu Atölye ARTİZ’de başarılı çalışmalara imza atan Erdem, sanat dünyamızdaki etkin varlığını korumayı bilmiş. Atölyesinde çeşitli yaş grubundaki kursiyerlere eğitim verirken, resim sanatına dair üretimlerini aralıksız sürdüren Ressam Ilgın Erdem yerel, ulusal ve uluslararası birçok etkinlikte yer alarak başarılı işlerini çeşitli toplumlarla paylaşma imkânı bulmuş.  

BUGÜNLER VE SANATASAL ÇALIŞMALAR

İçinde bulunduğumuz şu virüslü günlerde sergi, çalıştay, bienal gibi etkinlere ara verilmesi nedeniyle bu tür sanatsal oluşumlara direkt olarak katılamayan ressamımız konuya dair yaklaşımlarını şu sözlerle açıklıyor:  

“Korona virüsü yenmek için tüm dünyanın çaba harcadığı şu günlerde, çoğumuz evlerimize kapanmak zorunda kaldık. Ve bu süreçte neler olup bittiğini yakinen takip edip anlamaya çalışıyoruz… Umarım, her şey normale döndüğünde kaldığımız yerden devam edebiliriz. Sağlık sistemimiz, ekonomimiz, sanat ortamımız iyiye, güzele doğru ilerler… Ben de bu bağlamda, tüm bunları sorgulayarak, yola nasıl devam edeceğimizi düşünüyorum. Görüyorum ki, benim gibi herkes de bunları düşünüyor, sorguluyor, konuşuyor durumda. Belki bu sorgulamalar, tüm bu noktalarda olduğu gibi sanat için de yeni fikirler ortaya çıkarmamızı, yeni kazanımlar oluşmasını sağlayacak.

Bu aralar evde kalmamızı fırsata çevirerek bolca üretmeye çalışıp, dijital ortamın tüm dünyada etkin olduğu şu dönemde, online sergilere, müzayedelere katılım sağlayarak sesimizi duyuruyoruz. Fakat bunun yanı sıra okumak için aldığım onca kitaba yeterince odaklanamıyor hatta yazamıyorum. Evde kapalı kalmanın benim ruhuma çok iyi gelmediği kesin. Özgür olmak, özgürce yaşamak, üretmek lazım… İnsan ancak böyle kendini iyi hissedecek ve umutla ileriye yürüyecek. Soruyorum, özgürlüğün olmadığı yerde, sanat olabilir mi?

Ve diliyorum ki; bu günler bittiğinde insanlarımız, tüm olaylardan ders çıkararak, doğayı düşüncesizce yaralayan bencil azınlığın durumuna düşmezler.”

Umut lokomotifinin gücüyle ilerleyen sanat katarında, son zamanlarda ürettiği çalışmalarıyla yer edinen Ressam Ilgın Erdem, gelecek güzel günleri sabırla bekliyor.