ŞEHRİN RENKLERİ / Semt Pazarları – Aydın Sihay

Bazen nenem beni siptilliye (pazar yeri) götürürdü.
Bayram yerine gidiyor gibi sevinirdim.
Bir elinde filesi olurdu nenemin diğer elinde benim elim.
Sol elim.
Tezgahlara yığılı rengarenk meyveler, sebzeler…
Tezgahtarların neşeli, coşkulu çığlıkları….
Alış-veriş yapan erkekler, kadınlar…
Öylesine hoşuma giderdi ki…
Nenemin elime tutuşturduğu bir elmayı dişleyip dururken beni bir tezgahtan diğer tezgaha sürükleyip dururdu.
Bir renkten diğer renge.
Bir kokudan diğer kokuya.
Gidip gelirdik.
Kiminden bir demet maydonoz
Kiminden yarım kilo limon.
Ara sıra bir ahbabıyla ayak üstü sohbete dalardı nenem.
”Eşgili bamya yapayım diyorum. Güzel bamya bulursam.”
“Lahana mı sarsam acaba?”
Sıkılınca nenemin mantosundan çekerdim.
Anlardı. Devam ederdik yürümeye.
Balcan alırdı.
Banadura alırdı.
”Adana karası” üzümden alırdı.
Çok severdim. Gulle gibi taneleri olurdu ve çok lezzetliydi.
Artık bulamazsınız.
Terk edip gitti buraları.
Severim pazar yerlerini.
Nenemi de çok severdim.
Aydın Sihay
———————————————————-
Adana / Kocavezir/ Kapalı Hal