Tepebağ / Adana – Aydın Sihay

EVLERİN DE BİR HAYATI VARDIR
Aşağıda fotoğradını gördüğünüz ev Teoebağ’da (idi)
İlgiyle izlediğim ve beğendiğim bir evdi.
”Evdi” diyorum çünkü geçenlerde çökerek hayatına son verdi.
Elimizden kayıp gidiyor bu guzelim evler birer birer.
Bu yazıyı 5 yıl önce yazmıştım.
Yaşamına son veren bu güzel evi bir kez daha selamlıyorum.
——————————————————–
Akşam tüm sessizliğiyle çökerdi şehrin üstüne.
Gündüzün o coşkulu, neşeli halinden eser kalmazdı.
Sevmezdim bu sessizliği.
Tedirgin olurdum.
Sesleri severdim ben .Hem de her türlü sesi.
Mesela şam tatlıcının sesi, ne dediğini bi türlü anlayamadığım çörekçinin sesi.
Karşıda ki kebapçıdan yükselen türkücünün sesi, gulle oynayan çocukların neşeli sesi.
Konuşması kalbimi delip geçen komşumuz Fulya ablanın o ahenkli sesi mesela.
Uzaktan geçen bir otomobil sessizliği yırtardı.
Bir iki klakson sesi…
Gecenin neşesi.
Bir fayton yaklaşırdı tıngır mıngır.
Atların nal sesleri arnavut kaldırımda yankılanırdı.
Ne hoş bir ritimdi ama.
Bazen bir cırlavuk ”al sana ses” dercesine öyle bir coşku ve bitip tükenmez bir enerjiyle cırlardı ki.
Durdurana aşk olsun.
Olsun o da keyifliydi.
Küçük bir esinti Siptilli’deki Halk ve Nur Sinemasında oynayan filmlerin seslerini bana taşırdı.
Cibinliğin içinden kulaklarımı dört açar anlamaya çalışırdım.
Film aralarında cızırtılı plaklarda şarkılar çalarlardı.
Müzeyyen söylerdi daha çok.
Bazen Hamiyet.
Bazen de Safiye.
Ninni gibi gelirdi bana.
Uyuyakalırdım.
———————————————————-
Tepebağ’da ki bu evin önünden ne zaman geçsem nedense o günler gelir aklıma.
Kuş seslerini duyuyor musunuz?
———————————————————-
Tepebağ / Adana
Aydın Sihay